• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

içten

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 3070

ana kullanım

iş dünyası

sıfat / adjective – rare

sıfat / adjective – rare – rare

içten = dahilen [öz Türkçe - eski terim]

içten = intrensek [öz Türkçe - eski terim]

içten = kalben [öz Türkçe - eski terim]

içten = kalbi [öz Türkçe - eski terim]

içten = samimi [öz Türkçe - eski terim]

İÇTEN = (içten nedir; içten ne demek; içten İngilizcesi) 1. Samimi: «Bu dileğinde içten çünkü bana bir şey olursa kendi başının da yanacağını çok iyi biliyor.» -A. Ümit. 2. zf. Yürekten, candan, samimi davranarak: «Yumuşak ve içten sürdürdü konuşmasını.» -T. Buğra.

içten = dâhilen [Türkçe - Osmanlıca]

içten = samîmî [Türkçe - Osmanlıca]

1: 7 ms