Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 6764inatçı = direngen [eski terim - öz Türkçe]
inatçı = diretken [eski terim - öz Türkçe]
inatçı = aksi [öz Türkçe - eski terim]
inatçı = anut [öz Türkçe - eski terim]
inatçı = intraktıbıl [öz Türkçe - eski terim]
inatçı = refrakter [öz Türkçe - eski terim]
İNATÇI = (inatçı nedir; inatçı ne demek; inatçı İngilizcesi) Ayak direyen, inat eden, anut, muannit, direngen: «Her zamanki inatçı ve kinci küçük yüz bu akşam yorgun ve kesikti.» -H. E. Adıvar.
inatçı = aksî [Türkçe - Osmanlıca]
inatçı = anûd [Türkçe - Osmanlıca]
inatçı = lecûc [Türkçe - Osmanlıca]
inatçı = muânid [Türkçe - Osmanlıca]
inatçı = muannid [Türkçe - Osmanlıca]
inatçı = müddeî [Türkçe - Osmanlıca]
inatçı = müteannid [Türkçe - Osmanlıca]
inatçı = serkeş [Türkçe - Osmanlıca]