Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 3222hararet = ateş [eski terim - öz Türkçe]
hararet = isı [eski terim - öz Türkçe]
hararet = ısı [eski terim - öz Türkçe]
hararet = sıcaklık [eski terim - öz Türkçe]
hararet = susama [eski terim - öz Türkçe]
HARARET = (hararet nedir; hararet ne demek; hararet İngilizcesi) 1. Sıcaklık: «İspirto tatlı bir hararetle midesini alazladı.» - R. H. Karay. 2. Susama, susuzluk: Çay, harareti giderir. 3. mec. Coşkunluk, ateşlilik: «Onu bileğinden tutup çekerek hararetle kucaklamak ister gibi yaptı,» - P. Safa.