Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 5049harabe = ören [eski terim - öz Türkçe]
harabe = örenlik [eski terim - öz Türkçe]
harabe = örenyeri [eski terim - öz Türkçe]
harabe = yıkıntı [eski terim - öz Türkçe]
HARABE = (harabe nedir; harabe ne demek; harabe İngilizcesi) 1. Yıkılmış veya yıkılmaya yüz tutmuş yapı, yıkı: «Cadde açılmadan evvel mutabıklarının harabeleriyle henüz bir duvarı duruyordu.» - = H. Çelebi. 2. Kalıntı: «Harabeyi dolaşırken ara sıra perişan kalabalıklara rast geliyoruz.» - = F. R. Atay.
harabe = harâbe [Türkçe - Osmanlıca]
harabe = vîrân [Türkçe - Osmanlıca]