hanedan
Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 6572ana kullanım
hanedan = hanlık [eski terim - öz Türkçe]
hanedan = soy [eski terim - öz Türkçe]
HANEDAN = (hanedan nedir; hanedan ne demek; hanedan İngilizcesi) 1. tar. Hükümdar, devlet büyüğü vb. bir kişiye dayanan soy, büyük aile: «Hanedan prenslere dair başka hatıram yoktu.» - F. R. Atay. 2. sf. esk. Belli ve büyük soydan gelen. 3. sf. mec. Soylu: «Bu benim dediklerim kalantor, zengin, elleri açık, hanedan kişilerdi.» - H. Taner.
hanedan = hanedan [Osmanlıca - Türkçe]
hanedan = sülale [Osmanlıca - Türkçe]
hanedan = hanedan [Türkçe - Osmanlıca]
hanedan = silsile [Türkçe - Osmanlıca]
