Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 259haber = duyuk [eski terim - öz Türkçe]
haber = duyum [eski terim - öz Türkçe]
haber = duyut [eski terim - öz Türkçe]
haber = salık [eski terim - öz Türkçe]
HABER = (haber nedir; haber ne demek; haber İngilizcesi) 1. Bir olay, bir olgu üzerine edinilen bilgi, salık: «Çırağın bir şeyden haberi yok.» - M. Ş. Esendal. 2. İletişim veya yayın organlarıyla verilen bilgi: «Herkes sofraya oturmuş, bir yandan çorbalarını kaşıklayıp bir yandan da haberleri seyrediyordu.» - E. Şafak. 3. Bilgi: Sanattan haberi yok. 4. db. esk. Yüklem.
HABER = (haber nedir; haber ne demek; haber İngilizcesi) İsimi cümlelerinde yüklem ki isim, sıfat, zamir veya zarf olabilir. Ağaç bitkidir, Su soğuktur, Gelen odur, Onun her işi yapması canla başladır misallerinde bitki, soğuk, o ve canla başla birer haberdir.
HABER = (haber nedir; haber ne demek; haber İngilizcesi) Kendi adı ile anılan katalitik süreç ile azot ve hidrojenden amonyak sentezleyerek 1918 yılında Nobel ödülü kazanan Alman kimyacı.
haber = haber [Osmanlıca - Türkçe]
haber = haber [Türkçe - Osmanlıca]
haber = peyâm [Türkçe - Osmanlıca]
haber = peygam [Türkçe - Osmanlıca]