• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

görünen

Türkçe - İngilizce

sıfat / adjective

görünen = zahiri [öz Türkçe - eski terim]

görünen = cilveger [Türkçe - Osmanlıca]

görünen = mütecellî [Türkçe - Osmanlıca]

görünen = nümayan [Türkçe - Osmanlıca]

görünen = zâhir [Türkçe - Osmanlıca]

ilgili sözler / related words

akla yakın görünen ay-gün׃ ay ve güneşin görünen hareketleriyle ilgili bilanço ve gelir tablosunda görünen hesap canlı gibi görünen çatlak gibi görünen desen çelişkili gibi görünen şey çelişkili görünen çeşitli biçimlerde görünen defterde görünen kâr değerli görünen sahte şey dıştan görünen dindar görünen kişi dipsiz görünen çukur dürüst görünen kimse eşit görünen eşit görünen aralık eşit görünen aralık ölçeği eşit görünen aralıklar eşit görünen olaylar yöntemi farklı şekillerde görünen göğsün dekolteden görünen kısmı görünen (zahiri) rüzgar görünen açık görünen ad görünen ağırlık görünen çap görünen çatışma görünen dairesel hatve görünen değer görünen derinlik görünen eksiklik görünen esnek limit görünen genleşme görünen gerilme görünen gezinti görünen görüntü görünen gözenek görünen gözeneklilik görünen güç görünen güneş görünen güneş günü görünen güneş zamanı görünen hareket görünen hata görünen hız görünen iç sürtünme açısı görünen içerik görünen içsel sürtünme açısı görünen iris çapı görünen irtifak hakkı görünen ithalat görünen kalemler görünen kaya parçası görünen kayıplar görünen kohezyon görünen konum görünen köy kılavuz istemez görünen kuyruk görünen mal görünen mal ticareti görünen mal ticareti dengesi görünen o ki görünen odak görünen oylum görünen öğle görünen prezisyon görünen rüzgar görünen sapma görünen sürtünme açısı görünen tepkime görünen ufuk görünen ufuk hattı görünen viskozite görünen yayınırlık görünen yer görünen yıldız zamanı görünen yoğunluk görünen yükseklik görünen yüz göze hoş görünen göze hoş görünen ... ile göze hoş görünen şey greenwich görünen zamanı güney kutbu yakınlarında görünen jeomanyetik ve elektrik görüntü hoş görünen içi görünen içi görünen kilitlenebilir içki dolabı imkansız gibi görünen bir görev imkansız görünen iyice görünen mantığa aykırı görünen nedensiz gibi görünen hastalıkla ilgili nivo içerisinde görünen çizgi önemli gibi görünen tavır radarda görünen nokta rezervasyon listesinde dolu görünen ancak boş olan oda sabahleyin olan veya görünen sadece görünen hücreleri çiz sonucu ümitsiz görünen iş thurstone eşit görünen aralık ölçeği yerel görünen zaman yetkili kişinin yetki alanındaymış gibi görünen ancak aslında yasal olmayan davranışı yolcu biletinde rezervasyonu yapılmış görünen fakat rezervasyon kayıtlarında bulunmayan yolcu yüzeyde görünen kısım

1: 0 ms