İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 2375 GRADE = [greyd] noun
1 not * eşanlamlı : mark, score
İngilizce örnek : Disappointingly, he received another bad grade.
Türkçe çevirisi : Düş kırıklığı verici ki bir zayıf not daha aldı.
İngilizce örnek : He answered all the questions on the test, and he got the best grade in the class.
Türkçe çevirisi : Testteki bütün soruları yanıtladı ve sınıftaki en yüksek notu aldı.
2 cins, kalite
İngilizce örnek : This is a low grade ore.
Türkçe çevirisi : Bu, düşük kalite bir cevherdir.
3 AE. sınıf * eşanlamlı : class
İngilizce örnek : My son is in the second grade.
Türkçe çevirisi : Oğlum ikinci sınıftadır.
4 rütbe * eşanlamlı : position, rank
5 derece * eşanlamlı : degree, step
¤ verb
ayırmak, sınıflandırmak * eşanlamlı : class, categorize, sort, group, classify
İngilizce örnek : The various fuels are graded according to their calorific value.
Türkçe çevirisi : Çeşitli yakıtlar ısıldeğerlerine göre sınıflandırılır.
ilgili sözler / related words