• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

gizlice

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 5822

zarf / adverb

GİZLİCE = (gizlice nedir; gizlice ne demek; gizlice İngilizcesi) (gizli'ce) Kimseye göstermeden, kimseye belli etmeksizin, gizli olarak, zuladan: «Gizlice muhalefete kalktı mı dikkat etmeliyiz.» -O. S. Orhon.

gizlice = hafiyyen [Türkçe - Osmanlıca]

gizlice = mahfiyyen [Türkçe - Osmanlıca]

gizlice = nihân [Türkçe - Osmanlıca]

ilgili sözler / related words

-e gizlice bakmak -e gizlice sokulmak -e gizlice yaklaşmak ya da izlemek -e korkarak veya gizlice sokulmak (başkalarının konuşmalarını) gizlice dinleyenler kendileri için hiç de iyi şeyler duymazlar avı gizlice takip etme başkalarının konuşmalarını gizlice dinleyenler kendileri için hiç de iyi şeyler duymazlar başkasının konuşmalarını gizlice dinlemek (hattına tel bağlayarak) başkasının telefon konuşmalarını gizlice dinlemek bir şeyi gizlice birine vermek bir tarafın vekilinin hasım tarafla gizlice anlaşması birine karşı gizlice bir sevgi beslemek birini gizlice dinlemek birinin gizlice aleyhinde çalışmak cinsel organları ve temasları gizlice seyretmekten zevk alan kişi etrafı gizlice araştırmak etrafı gizlice kolaçan etmek fiyatları yüksek tutmak için gizlice anlaşana rakip işadamları birliği gizlice anlaşmak gizlice aramak gizlice araştırmak gizlice aşırmak gizlice avlanma gizlice bakış gizlice bakma gizlice bakmak gizlice bilgi vermek gizlice bir grubun arasına sızan kişi gizlice bir plan kurmak gizlice bir şeyler aramak gizlice çıkarmak gizlice çıkmak gizlice değil de açıkça yapılan hareket gizlice dinleme gizlice dinlemek gizlice dinlemek (başkalarını) gizlice ev işlerine yardım eden peri gizlice fırsat kollayan gizlice flört etmek gizlice gelişen gizlice gelmek gizlice girmek gizlice gitmek gizlice götürmek gizlice göz kırpmak gizlice gözetlemek gizlice hareket etmek gizlice hazırlamak gizlice hazırlamak (plan vb) gizlice hazırlanmak gizlice içki satılan yer gizlice ilerlemek gizlice işbirliği yapıp çalışmak gizlice işbirliği yapmak gizlice izleme gizlice izlemek gizlice izleyip yakalamak gizlice kaçan gizlice kaçıp gitmek gizlice kaçırmak gizlice kaçma gizlice kaçmak gizlice konuşmak gizlice koymak gizlice nüfuzunu kullanmak gizlice ortadan kaldırmak gizlice satış gizlice sessiz sessiz yürümek gizlice sevişmek gizlice sızma gizlice sokmak ya da çıkarmak gizlice sokulma gizlice sokulmak gizlice söylenerek gizlice söylenmiş gizlice takip etmek gizlice telefon dinleme gizlice telefonunu dinlemek gizlice terk etmek gizlice toplanan gizlice tutuşturmak gizlice tüymek gizlice ve elbirliğiyle hazırlamak gizlice ve ustalıkla hazırlanmış plan gizlice vermek gizlice ya da göz ucuyla bakmak gizlice ya da hırsızlama bakış gizlice ya da sessizce yürümek gizlice yaklaşmak ya da izlemek gizlice yapılan gizlice yapılan etki gizlice yapılmış gizlice yapmak gizlice yürümek gizlice zarar veren içine gizlice uyuşturucu katılmış içki istihbari açıdan önemi olan kişi veya kişileri gizlice dinleme jüriyi gizlice ayarlamak konuşmaları gizlice dinlemek korkarak veya gizlice sokulmak korkarak ya da gizlice sokulmak merakla ve gizlice gözetleme yapmak nüfuzunu gizlice kullanmak seçimi gizlice lehine çevirmek sessizce ve gizlice girmek sessizce ya da gizlice girmek sırrını gizlice söylemek telle gizlice dinleme telle gizlice dinlemek yargıcı gizlice kendi lehine çevirmek yazılım ve bilgisiyar dosyalarını gizlice değiştirerek birini farklı bir siteye yönlendirip orada kişisel bilgilerini elde etme yemek aralarında gizlice bir şeyler yemek

1: 0 ms