Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 3069gidiş = azimet [öz Türkçe - eski terim]
gidiş = gidişat [öz Türkçe - eski terim]
gidiş = seyir [öz Türkçe - eski terim]
GİDİŞ = (gidiş nedir; gidiş ne demek; gidiş İngilizcesi) 1. Gitme işi: «Başka bir gidişinde Cenova'da dok işçileri grevdeydi.» -N. Cumalı. 2. Gitme biçimi, tempo: Bu gidişle ancak akşama varırız. 3. mec. Tutum, durum, davranış: «Âdettir, genç kızlar girdikleri ailenin terbiyesine, gidişine ayak uydururlar.» -S. F. Abasıyanık.
GİDİŞ = (gidiş nedir; gidiş ne demek; gidiş İngilizcesi) Olayların kendiliğinden akışı ya da yönlendirme sonucu izlediği süreç.
gidiş = reft [Türkçe - Osmanlıca]
gidiş = reftâr [Türkçe - Osmanlıca]
gidiş = reviş [Türkçe - Osmanlıca]
gidiş = zehâb [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words