Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 4028geçit = dehliz [öz Türkçe - eski terim]
geçit = meatus [öz Türkçe - eski terim]
geçit = pasaj [öz Türkçe - eski terim]
geçit = via [öz Türkçe - eski terim]
GEÇİT = (geçit nedir; geçit ne demek; geçit İngilizcesi) 1. Az ürün veren tarla. 2. Av yapılan alan.
GEÇİT = (geçit nedir; geçit ne demek; geçit İngilizcesi) 1. Geçmeye yarayan yer, geçecek yer: «Başka türlü düşünmek, köprüyü bırakıp çayda geçit aramaya benzer.» -T. Buğra. 2. coğ. İki dağ arasında dar ve uzun yol, derbent.
GEÇİT = (geçit nedir; geçit ne demek; geçit İngilizcesi) Bir ya da birden çok girişi ve bir çıkışı olan mantıksal öğe. bk. VE geçidi, YA geçidi.
GEÇİT = (geçit nedir; geçit ne demek; geçit İngilizcesi) bk. boyun.
GEÇİT = (geçit nedir; geçit ne demek; geçit İngilizcesi) Bütün sirk sanatçılarının giysileriyle seyirci önünden geçmeleri.
GEÇİT = (geçit nedir; geçit ne demek; geçit İngilizcesi) İki yapıyı birbirine bağlayan üstü kapalı yol.
GEÇİT = (geçit nedir; geçit ne demek; geçit İngilizcesi) Parçacık sayaçlarında birçok atım girdilerinden yalnız belirli bir erkesi olan öbeğe çıktı verecek biçimde düzenlenmiş çevrim.
GEÇİT = (geçit nedir; geçit ne demek; geçit İngilizcesi) Sekonder hücre duvarında derinlikleri, genişlikleri ve yapıları bakımından farklılaşmaları değişiklik gösteren küçük yuvarlak ya da oval şekilli çukurlar.
geçit = girîve [Türkçe - Osmanlıca]
geçit = güzergâh [Türkçe - Osmanlıca]
geçit = ma'ber [Türkçe - Osmanlıca]
geçit = memer [Türkçe - Osmanlıca]
geçit = rehgüzâr [Türkçe - Osmanlıca]
GEÇİT = İmar planlarında belirtilen yerlerde, iki veya daha fazla yolun, meydanın, avlunun ve benzeri açık kamusal alanların birbirine yaya bağlantısını sağlayan, giriş ve çıkışı kapatılamayan, bağımsız bölümler haricinde kalan, tamamen kamu kullanımına açık, çeperleri dükkânlı veya dükkânsız üstü kapalı geçiş alanı.
ilgili sözler / related words