• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

gerileme

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 7585

ana / isim

eczacılık

isim / noun – biology

isim / noun – literary

iş dünyası

toplumbilim / sociology

gerileme = devolüsyon [öz Türkçe - eski terim]

gerileme = inhitat [öz Türkçe - eski terim]

gerileme = involüsyon [öz Türkçe - eski terim]

gerileme = regresyon [öz Türkçe - eski terim]

gerileme = remisyon [öz Türkçe - eski terim]

gerileme = resesyon [öz Türkçe - eski terim]

gerileme = retardasyon [öz Türkçe - eski terim]

GERİLEME = (gerileme nedir; gerileme ne demek; gerileme İngilizcesi) 1. Gerilemek işi: «Yüreğinde, gevşek bir isteksizlik, cayışa benzeyen tatsız bir gerileme vardı.» -C. Uçuk. 2. biy. Bir dokunun, bir organın evrim geçirmesi veya bir yapının basitleşmesi. 3. man. Sonuçlardan ilkelere, etkilerden sebeplere ve birleşiklerden yalınçlara doğru usa vurma işlemi. 4. ruh b. Kavrama yeteneğinin giderek zayıflaması durumu. 5. esk. Geri çekilme, ricat.

GERİLEME = (gerileme nedir; gerileme ne demek; gerileme İngilizcesi) 1. Sonuçlardan ilkelere, etkilerden nedenlere ve bileşikten yalınca doğru usavurma işlemi. 2. -Yakın geçmişle ya da yeni olaylarla ilişkili anıların azalması. 3. Gerçekliklerin ağır bastığı yetişkinler dünyasının güçlükleri karşısında, çocukluk yıllarının anılarıyle dolu bir düş dünyasına kaçış. 4. Yetişkinlerde çocukça davranışların yeniden başlaması. 5- Etkili biçimde ayırımlar yapma, yargılama ve usavurma yeteneğinin yitirilmesi.

GERİLEME = (gerileme nedir; gerileme ne demek; gerileme İngilizcesi) Canlının eriştiği gelişim düzeyine göre daha ilkel olan davranış basamaklarına doğru gitme.

GERİLEME = (gerileme nedir; gerileme ne demek; gerileme İngilizcesi) İnsanın ve içinde yer aldığı toplumsal yapının, doğal ve toplumsal çevresi üzerindeki denetim olanaklarının azalması.

gerileme = tedennî [Türkçe - Osmanlıca]

ilgili sözler / related words

1: 0 ms