İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 4603 FLOOD = [flad] noun
su basması, sel * eşanlamlı : inundation, deluge, overflow, outpouring, downpour * karşıtanlamlı : drought
İngilizce örnek : The rain we had yesterday left floods on many streets all over the city.
Türkçe çevirisi : Dünkü yağmur şehrin her yanında caddelerde sel bıraktı.
İngilizce örnek : The village was destroyed by floods.
Türkçe çevirisi : Köy sellerle mahvoldu.
¤ verb
su basmak, sel basmak * eşanlamlı : inundate, deluge, submerge, drown, swamp, overflow, pour forth * karşıtanlamlı : drain
İngilizce örnek : Whenever it rains in this part of the city, the whole area floods.
Türkçe çevirisi : Şehrin bu kısmına ne zaman yağmur yağsa bütün mahalleyi su basar.
İngilizce örnek : Owing to heavy rain in the mountains, the valleys were flooded.
Türkçe çevirisi : Dağlardaki şiddetli yağmurlar yüzünden vadileri su bastı.
FLOOD = (flood nedir; flood Türkçesi) Volkanik hareket veya fırtına nedeniyle denizin normal gel-git düzeyinden daha yüksek bir düzeye çıkması. Bahar aylarında gerçekleşen kar erimesi veya kuvvetli yağış nedeniyle ırmak ve nehirlerin yatağından taşması. Aşırı yağışlar nedeniyle su baskınları olması.
FLOOD = An overflowing of water onto normally dry land, often caused by heavy rainfall, melting snow, or dam failure.
ilgili sözler / related words