İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 1396 FISH = [fiş] noun
1 balık
İngilizce örnek : We caught a big fish.
Türkçe çevirisi : Büyük bir balık yakaladık.
2 balık eti
İngilizce örnek : We are having fish with rakı for dinner.
Türkçe çevirisi : Akşam yemeğinde rakı ile balık yiyoruz.
İngilizce örnek : We had fish and chips for lunch.
Türkçe çevirisi : Öğle yemeğinde balık ve patates yedik.
¤ verb
balık tutmak
İngilizce örnek : The boy was fishing when he fell down into the water.
Türkçe çevirisi : Suya düştüğü zaman oğlan balık tutuyordu.
İngilizce örnek : There were people fishing all along the river.
Türkçe çevirisi : Nehir boyunca balık tutan insanlar vardı.
ilgili sözler / related words