• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

eser

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 805

mimarlık

eser = izer [eski terim - öz Türkçe]

eser = yapıt [eski terim - öz Türkçe]

eser = yaratı [eski terim - öz Türkçe]

eser = rüzgâr [öz Türkçe - eski terim]

eser = trace [öz Türkçe - eski terim]

eser = treys [öz Türkçe - eski terim]

ESER = (eser nedir; eser ne demek; eser İngilizcesi) 1. Büyük demir çivi. 2. Arının iğnesi.

ESER = (eser nedir; eser ne demek; eser İngilizcesi) 1. Emek sonucu ortaya konan ürün, yapıt: «Boğaziçi doğrudan doğruya Türklerin eseridir.» - = Y. K. Beyatlı. 2. Yayın, kitap, yapıt: «Bütün özlediğim eserlerle bir kütüphane yapabilsem artık yapılacak bir iş kalmayacak.» - = H. Z. Uşaklıgil. 3. İz, işaret, im: «Yüzünde biraz önceki elemden, kızgınlıktan, çaresizlikten eser yoktu.» - = Kulin. 4. Soyut kavramlarda belirti: «Acaba, bir yolunu bulup bir talih eseri olarak gidemez miydik?» - = Erhat.

ESER = (eser nedir; eser ne demek; eser İngilizcesi) 1. Rüzgâr, sert esen rüzgâr. 2. Soğuk.

ESER = (eser nedir; eser ne demek; eser İngilizcesi) 1. Sar'a. 2. Delilik.

ESER = (eser nedir; eser ne demek; eser İngilizcesi) Evlerde kiremit altlarına konulan tahta.

ESER = (eser nedir; eser ne demek; eser İngilizcesi) yapıt.

eser = eser [Osmanlıca - Türkçe]

eser = iz [Osmanlıca - Türkçe]

eser = kitap [Osmanlıca - Türkçe]

eser = yapıt [Osmanlıca - Türkçe]

eser = eser [Türkçe - Osmanlıca]

ESER = Sahibinin hususiyetini taşıyan, Bakanlığın görev alanıyla ilgili ilim ve edebiyat, musiki, güzel sanatlar veya sinema eserleri olarak sayılan her nevi fikir ve sanat mahsulleri.

ilgili sözler / related words

-den eser var olmak adı geçen eser alenileşmiş eser alt eser adı alternatif eser adı anıt eser anıt eser kurulu anonim eser arkeolojik eser basılı eser basılmış eser başarı kazanmış eser başarılı eser bilimsel eser birinci grup eser birlikte eser birlikte eser sahipleri çabucak yapılıveren eser çarpıcı eser çehrede sabit eser çok emek verilerek meydana getirilmiş eser çok eser veren çok renkli eser çoklu eser sahipliği değersiz eser değersiz eser (roman vb) derleme eser doğudan eser rüzgâr, ne insanları memnun eder ne de hayvanları dramatik eser edebi eser elyazması eser emay işi eser emekle yapılmış eser en başarılı eser en çok satılan eser en önemli eser eser adı eser adı girişi eser adı kataloğu eser analiz eser analizi eser aslı eser aslının maliki eser aslının zilyedi eser bağışı eser bileşenler eser çalan kimse eser çalmak eser derişim eser element eser elementler eser formüller eser halinde bulunan element eser hırsızı eser hırsızlığı eser hırsızlığı yapmak eser konsantrasyon eser korsanlığı eser koruma sistemi eser madde eser maddeler eser metaller eser meydana getirmek eser miktar eser miktarda eser miktarda çözünür eser nicelikte eser nüshası eser oluşturma sistemi eser öğe eser sağlama eser sağlama kurulu eser sahibi eser sahibinin hakları eser sahipleri arasındaki birlik eser sahiplerinin birden fazla oluşu eser sahipliği karinesi eser sözleşmesi eser vermek eser yok eski eser eski eser sahtekarlığı eski zamanlardan kalma eski eser etnoğrafik eser fırsat bir rüzgârdır ki bilinmez nereden eser fotoğrafik eser görsel-işitsel eser grafik eser hayattan eser kalmadı hukuki eser yazarı ilişkili eser ilk basılan eser ilmi eser işlenme eser kalıpla basılmış eser kanıttan eser bile yok klasik eser korsan eser liste başı eser mimari eser nadir basma eser nadir eser olağanüstü eser ortak eser ortak eser sahipliği öksüz eser özgün eser paralel eser adı pastoral eser sanatçının gençliğinde yaptığı eser seçme eser sinematografik eser soyut eser sözü geçen eser taklit eser tarihi eser tarihi eser boyası tarihö eser tekbiçim eser adı telif eser tescil dışı eser toplama eser uyarlama eser üç ayrı parçadan oluşan eser üçlü eser yayımlanmış eser yazılı eser yazma eser yazma eser küratörü yazma eser kütüphanecisi yazma eser kütüphanesi yazma eser uzmanı yukarıda adı geçen eser yüzyıl sonra bunlardan eser kalmaz

1: 0 ms