Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 9963ELLEME = (elleme nedir; elleme ne demek; elleme İngilizcesi) 1. Atın, ön ayaklarını birbirine çarparak gitmesi. 2. Atın dört nala gitmesi.
ELLEME = (elleme nedir; elleme ne demek; elleme İngilizcesi) 1. Dutun en son şırası. 2. Dutun üçüncü sıkımından elde edilen şıra: Bu seferki elleme ile pestil serelim. 3. İncir.
ELLEME = (elleme nedir; elleme ne demek; elleme İngilizcesi) 1. Ellemek işi: «Kuş yuvasındaki yumurtayı ellemeye gelmez.» -N. Cumalı. 2. sf. hlk. Elle seçilmiş, iyi: Elleme kömür.
ELLEME = (elleme nedir; elleme ne demek; elleme İngilizcesi) 1. Taze incir. 2. Kuru incirin ikinci kalitesi. 3. Kestane.
ELLEME = (elleme nedir; elleme ne demek; elleme İngilizcesi) İki yüzlülük eden (kimse).
ELLEME = (elleme nedir; elleme ne demek; elleme İngilizcesi) Seçilmiş, iyi: Elleme kömür.
ELLEME = (elleme nedir; elleme ne demek; elleme İngilizcesi) Tek elle atılabilen büyük taş.
ilgili sözler / related words