• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

elde

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 4026

bilişim

biyokimya

iskambil

iş dünyası

ELDE = (elde nedir; elde ne demek; elde İngilizcesi) mat. Çarpma ve toplama işlemlerinde bir sonraki sıranın rakamlarına katılacak olan sayı.

ilgili sözler / related words

-den kâr elde etmek -i elde etmeye çalışmak -yi elde etmek için çalışmak acil durumlarda elde bulundurmak için mal satın almak acil hallerde verilen veya elde edilen güç akrilikten elde edilen ve çabuk kuruyan dokuma lifi aktifin satışından elde edilen kar ve zarar alım satım amacıyla elde tutulan finansal varlık veya borçlar alışkanlık elde etmek allem edip kallem edip elde etmek arabinozdan elde edilen pentahidroksi alkol arjininden elde edilen amino asit askeri nükleer kapasitenin elde edilmesi ayak elde ayrıcalıklar elde eden kişi az çok sonuç elde etme bağış yoluyla elde etme balık proteininden elde edilen lif balina- fok- morina balığı vb'den elde edilen yağ başarı elde edememek başarı elde etmek bedava elde ediyorken para ödemeye ne gerek var bedava elde etmek beklenilenden fazlasını elde etmek benzenden elde edilen kristal aldehit beraberlik sonrası elde edilen sayı betel bitkisi yaprağından elde edilen sıvı bilgi elde etme bilgilerin zamanında elde edinilebilirliği bir çalkalamada elde edilen tereyağ miktarı bir hakkın elde edilmesi bir iş yerinin tüm giderleri ve ödemeleri çıktıktan sonra elde kalan para bir işten elde edilen para bir kişinin işitme gücünü ya da derecesini odiyometre aracılığı ile yazdırma sonucu elde edilen çıktı bir maldan elde kalmamak bir malın elde kalanını ucuza satmak bir oyuncunun sayı yaptığı anda kendisine faul yapılmasından kaynaklanan serbest atışı da sayıya çevirmesi halinde elde edilen üç sayı bir ram jet motorunun hava girişine içeri doğru açılabilen klapeler yerleştirilerek elde edilen jet motoru bir şeyden kâr elde etmek bir şeyi birinden önce yapmak veya elde etmek bir şeyi çok kimse ister ama az kişi elde eder bir şeyi elde etmek için birini ikna etmek bir şeyi elde etmek için işi garantiye almak bir şeyi elde etmeye çalışmak bir şeyi elde etmiş bir şeyi normal olmayan yollardan elde etmek bir şeyi yeniden elde etmeye çabalamak bir şeyler elde etmek bir uçağın bir yıllık toplam uçuşunun hizmette tutulduğu gün adedine bölümünde elde edilen değer bir varlığın elde edildiği tarihteki değeri bir yeri elde etmeye çalışmak bira imalinde elde edilen şeker birinden şiddet yoluyla gelir elde etmek birine bir şeyi tekrar elde ettirmek birini elde etmeye birini suçlayacak gerekli bütün kanıtları elde etmek birini tatlı sözlerle kandırarak bir şey elde etmek birisinden elde etmek birleşmeden elde edilen sermaye fazlası bitki ve hayvandan elde edilen çok halkalı alkol grubu bitkiden elde edilen karbonlu hidrojenler bitkilerden elde edilen bitkilerden elde edilen uçucu yağ bitkilerden elde edilen zamk blöfle elde etmek boksörün o güne kadar yaptığı karşılaşmalar sonucunda elde ettiği derece, klasman bol bol elde etmek brüt kâr elde etmek bu üzümün elde edildiği açık sarı üzüm bulmak (bir şeyin nereden elde edilebileceğini) bütün kadınlar, elde edilebilir büyük kazanç elde etmek cari yatırımlar ve bankada ya da elde bulunan nakit caurus persea bitkisinden elde edilen alkol çabasız elde edilen şey çakıl elde edilen yatak çalışma karşılığında ayrıcalık ya da avantaj elde etmek çaydan ya da ürik asitten elde edilen inci kristalli alkaloid çıkar elde etmek çivitotundan elde edilen mavi boya çok emek vererek elde etmek çok ucuz elde ediyorken para ödemeye ne gerek var dağcının tırmanmasına yardımcı olan ve elde tutulan buz çivisi daha büyük etkin menzil elde etmek ve radar karıştırmasına maruz kalma olasılığını düşürmek üzere daha canlı bir nüans elde etmek daha fazlasını elde etmek için kışkırtmak daha iyi görüntü elde edemez misin daha önceki işletim ve değerlendirmede elde edilmeyen bilgiyi tamamlayan değerlendirme dalkavuklukla elde etmek damıtmayla elde edilen sıvı değerli şeylerin mülkiyetini elde etme delikli kartlarla bilgi elde etme sistemi den elde etmek deney sonucu elde edilen deneylerden elde edilen değer detay elde etme detay elde etme bölümü diğer türev işlemlerinden elde edilen gelirler dijital yaprağından elde edilen alkaloid karışım dil dökerek elde etmek dilenerek elde etmek doğal elde edilen mallar dokuzu atlayan elde dolanır elde dolaylı yoldan elde etmeye çalışmak dolaylı yoldan elde etmeye uğraşmak döngüsel elde düşük hızlı elde işlemi ekilen araziden elde edilen kazanç ekokardiyografi yoluyla elde edilen çizelge ekranda ne varsa onu elde edersin eksi elde el elde baş başta elde aşım elde aşim elde avuçta bir şey kalmamak elde avuçta bir şey olmadan iş yapmaya kalkışmak elde avuçta ne varsa satmak elde bir elde bulunan elde bulunan kuvvet elde bulunan para elde bulunanı satma elde bulundurma maliyeti elde bulundurmak elde bulundurmama elde bulundurmama maliyeti elde bulunma elde bulunmayan elde dikilen gizli dikiş elde dokunmuş elde dokunmuş halı elde edebilmek elde edememek elde eden elde eden kimse (miras, kazanç vb) elde edildi elde edilebilecek en büyük güç kazancı elde edilebilecek en büyük kazanç elde edilebilir elde edilebilir besin elde edilebilir en büyük kazanç elde edilebilir en düşük emisyon oranı elde edilebilir enerji elde edilebilir izlerkitle elde edilebilirlik elde edilebilme elde edilebilmek elde edilememe elde edilemeyen sayı elde edilemeyen sosyal faydalar elde edilemez elde edilen elde edilen başarı elde edilen çamur elde edilen çözelti, son çözelti elde edilen değer elde edilen gelir sermayesinin piyasa değerine oranı elde edilen genetik verim elde edilen iş elde edilen kâr elde edilen para elde edilen şey elde edilen ürün elde edilenler elde edilir elde ediliş değeri elde ediliş sırasında boyanmış elde edilmek elde edilmesi güç elde edilmesi kolay bir kızdır elde edilmesi mümkün elde edilmeye müsait elde edilmiş puan elde eğirilmiş iplik elde etme elde etme kanalları elde etme maliyeti elde etme tarihi elde etmeden sonra elde etmeğe çalışmak elde etmek elde etmek (bilgi vb) elde etmek (bilgi) elde etmek (çaba, özveri, vb. karşılığında) elde etmek (from ile) elde etmek (kâr vb) elde etmek (özveri, çaba, mücadele karşılı ğmda) elde etmek (satın alma veya hibe yoluyla) elde etmek (zorla) elde etmek 6. anlamak elde etmek için elde etmek için çekişmek elde etmek için ısrarla uğraşmak elde etmek için uğraşmak elde etmeye çabalamak elde etmeye çalışma elde etmeye çalışmak elde etmeye çalışmak (terfi/zam) elde etmeyi kafasına koymak elde etmiş elde göstergesi elde göstergesi (c flag) elde hazır elde hazır bulunan elde hiç kalmamak elde kalan kuvvetler elde kalan mal elde kalan malları satma elde kalıplanmış tuğla elde kalmak elde kalmamak elde kalmamış elde kalmış elde keklik elde kullanılan donanım elde mevcut elde mevcut değil elde mevcut kalmamak elde mevcut mal elde mevcut olan elde mevcut olan mallar elde mevcut teçhizat elde olan bilgiler elde olan fırsat elde olanla idare etmek elde olmak elde olmamak elde olmayan elde olmayan malı ilerde teslim edilmek üzere satmak elde olmayarak meydana gelen elde olunan hasıla elde olunan miktar elde örülmüş elde pcr elde sayısı elde sayısı zamanı elde sıkıca tutmak elde taşınabilen elde taşınabilen immünokromatografik test elde taşınabilen silah sistemleri elde taşınabilir bagaj elde taşınabilir test cihazı elde taşınan genel maksat silahı elde taşınan kirlenme ölçeri elde taşınan silah elde taşınır elde taşlama elde tutan elde tutma elde tutma dönemi elde tutma dönemi getirisi elde tutma hakkı elde tutma karı/zararı elde tutma maliyetleri elde tutma süresi elde tutmak elde tutmak (toplama ve çarpmada) elde tutmaya çalışmak elde tutmaya değmez elde tutturma dikişi elde tutulabilir elde tutulabilirlik elde tutulan büyüteç elde tutulan kablosuz cihaz/aygıt elde tutulan kendi hisselerine ait yedekler elde tutulan mal elde tutulan mobil bilgisayar elde tutulan rfid terminali elde tutulmuş kuvvet elde üfleme elde var elde var bir elde var iki elde yapılan kâğıt elde yapılmış elde yayılımı elde yazmacı elde yedek tutmak elde yenen yiyecekler elde yeterli paraya çevrilebilecek değerlerin olmaması elde yetiştirme elde yıkama elde zamanı elverişli bir yer elde etmek için manevra yapmak (yarışta) emek harcıyarak elde etmek emekle elde edilmiş emlak sahibinin sadece yaşadığı sürece mülkiyetini elde bulundurması en büyük elde edilebilir ürün en çok elde edilen değer ergottan elde edilen bir migren tedavi alkaloidi esrarotundan elde edilen uyuşturucu evlenme suretiyle elde edilmiş ezme olarak sürülen veya yemekte kullanılan- mayadan elde edilen koyu yapışkan kahverengi yiyecek faiz veya temettüden elde edilen para farklı bölgelerden elde edilmiş genetik kaynak fazla emek harcamadan elde edilen şey fırsatını elde etmek fiyat farkından kâr elde etme fiyat kırma savaşı (pazarı elde etmek için) formül elde etmek fotoğraflarla elde edilen genel görünüş gayri menkulun haksız işgalinden elde edilen yarar gdo'lardan elde edilen ürünler geçirgenliği az kayaçlardan elde edilen gaz gelir elde etme kapasitesi gelir elde etmek gelir elde etmeye yönelik masraflar genellikle daha düşük ücret elde etmek için tek bir seyahat için iki ayrı bilet kesme gerçeği gizliyerek ayrıcalık veya mal elde etme gereken malların elde edilmesini zorlaştırmak geriye melezlemeyle istenilen karakteri elde etme gıda elde edilen hay van girmesine veya birşeyi elde etmesine mani olmak görüntü elde etme güç elde etme hırsı güçlükle elde etmek günlük harcamalar için elde para tutma güdüsü güzel kadınları yalnız yürekliler elde eder haber elde etmek haberlerin elde edilmesi hacmen elde olunan hasıla haczedilen malları zorla elde etmek hafızadaki kayıtlı çağrının içeriğinin geri elde edilmesi hak olarak elde tutulan hakemlerin dövüşçülerden birini diskalife etmesi ile elde edilen yengi hakkın elde edilmesi hakların mükerrer olarak elde edilmesi hand elde harcamak için elde hazır olan para hareket eden bir cismin kütle ve hızının çarpımıyla elde edilen hareket miktarı hemen hemen elde edilmiş her istediğini elde eden her türlü yolu deneyip elde etmek hesapla elde edilen istatistik hesapla elde edilen veri hızlı elde tutturma dikişi hızlı üretimden elde edilen üstünlükler hile ile elde etmek hile ile tahtı elde etme hileyle elde etmek hind adalarında yetişen bir bitkiden elde edilen ekstre hinttütününden elde edilen kristalli alkaloid hisse senedi ve tahvillerin satışından elde edilen kâr hisse senedinden elde edilen kâr payı hizmetle elde edilen fayda hukuka aykırı delil elde etme yasağı hukuka aykırı yollarla elde edilen delil hukuksuz elde edilen kanıt ısıtılmış odundan elde edilen içeriden elde edilen bilgi idmanla elde edilmiş iğnelemeyle elde edilen keçe ikna ederek elde etmek ikna yoluyla elde etmeye çalışmak ileride teslim edilmek üzere henüz elde bulunmayan malın satışı iletim yoluyla elde edilen ısı ilk elde ilk elde edilen maden ince bir ışık hüzmesi elde etmek için kullanılan ince tabakaların üst üste konmasından elde edilen madde indigo elde etmekte kullanılan glükozit indükleme yoluyla elde edilen elektrik akımı ineğin sütünden elde edilen şeker ipek özünden elde edilen amino asit iplik elde etmek ipotek ile elde edilen hak istediğini elde edememek istediğini elde etme istediğini elde etmek istediğipi dil dökerek ya da hile ile elde etmek istenilen sonucu elde etmek istikbalde elde etmeleri umulan gelirler üzerinde tasarruf yasağı istikbalde elde etmeleri umulan gelirler üzerindeki tasarruf işe alma yetkisini bir elde toplama işe yaramayan artık şeylerden yararlı şeyler elde etmek işletmeden elde edilen gelirin işletme giderlerine bölünmesinden ortaya çıkan değer işletmenin sadece kâr elde etmesi halinde faizi ödenen tahvil türü itfadan elde edilen hasıla iyi şeyler zor elde edilir jet nozzle adı verilen çıkış ağzından hızla çıkan gazların ters yönünde elde edilen itici kuvvet kabuğundan mantar elde edilen meşe kademeli elde kadınlar elde edilmeleri için direnirler kadınlar elde edilmeleri için karşı koyarlar kaliteli şarabın elde edildiği yıl kandırıp elde etmek kar elde etme kar elde etmek karşılıksız bir şey elde edemezsiniz karşılıksız elde etmek katekolde elde edilen dihidrosifenol katrandan elde bir türev katrandan elde edilen hidrokarbon karışımı katrandan elde edilen polisiklik hidrokarbon kaynağından elde edilen bilgi kaynatarak özünü elde etmek kaynatılmış mezbaha artıkları ile elde edilen un hâlinde yem kaynayan kemik vb'den elde edilen ve çorba ve soslara baz olan sıvı kazanç (oyunda/kumarda elde edilen) kazanç elde etmek kazarak elde etmek kediotundan elde edilen kendi gayretiyle elde etmek kendini savunma hakkı kazanmak veya elde etmek kesimden elde olunan hâsıla kısmi elde kızartılmış ekmeği yarıya bölüp tekrar kızartarak elde edilen kraker kimyasal aşındırmadan elde edilen desen kira ile veya elde edilen ürünün yarısı karşılığında toprağı işleyen çiftçi kişiyi rüşvetle elde etmek kitaptan elde edilen bilgi kolay elde edilen şey kolay elde edilir kolay elde edilir kadın kolay elde edilmiş kolayca elde edilebilir varlıklar kolayca elde edilen şey kolayca elde etmek kontras madde enjeksiyonu ile lenf damarlarının x ray görüntüsünün elde edilmesi kontrolü elde tutmak konuşma şansı elde etmek koralin ve anilinden elde edilen mavi boya kozalaklı ağaçtan elde edilen glikozid kömür katranından elde edilen hidrokarbon kömür katranından elde edilen renksiz antrasin eşizi kömür katranından elde edilen renksiz toz kömür katranından elde edilen ve lokal anestezide kullanılan bir kristal kömür katranından elde edilen yağlı sıvı kömür katranının yüksek ısıda damıtılmasından elde edilen ürünler ve yağlar, zift ve zift katranı kömürden elde edilen havagazı kömürden elde edilen katran ruhu körükörüne elde edilmiş şey krep elde etmek kroton yağından elde edilen zehirli monobazik asit kullanıcı tarafından elde edilen kunduz asidinden elde edilen kurnazca elde etmeye çalışmak kurnazlıkla elde etme kurnazlıkla elde etmek kuru buhar elde etme kuyudan petrol veya gaz çıkarmayla elde edilen gelir lam üzerine mikroskopta incelenecek maddenin ince tabaka şeklinde yayılmasıyla elde edilen preparat lif kabağından elde edilen banyo lifi makamı elde etmek malın elde kalanını ucuza satmak markayı yeniden elde etme masrafların elde edilen niteliğe göre sınıflandırılması maydanozdan elde edilen bir glikozid maydanozdan elde edilen diüretik madde medeni hakları elde etmek için oturma gösterisi yapmak mekanik odun hamuru elde etme melez elde etme melez elde etmek mentolden elde edilen renksiz sıvı mesaj elde etme mesnet elde etmek mevki elde etmek meyve suyu elde etmek miras elde etmek mobil istasyon erişim noktasında veri elde etme morfinden elde edilen kristalli alkaloid morina balığı vb'den elde edilen yağ motor gücünün büyük bölümünün en öndeki geniş çaplı fandan elde edildiği motor tipi mutfak artığı gibi- otel veya restoran atık malzemelerinin satışından elde edilen gelir mutluluk kolay elde edilemez müsaade elde etmek müşteriyi elde tutma naftalinin hidrojenlenmesinden elde edilen bir madde namussuzca elde edilen ek kazanç ya da çıkar nane ruhundan elde edilen renksiz alkol ne elde edeceğini sanıyor? ne görüyorsanız onu elde ederseniz netice elde etmek nihai elde edilebilir ürün odun yongalarının destilasyonu ile elde olunan reçine odundan şeker elde edilmesi onu elde edecek yolları bulur onu elde etmek için feda etmeyeceği şey yok opsiyon işlemlerinden elde edilen gelirler ödeme yapmak amacıyla elde hazır tutulan nakit para ödemeler için elde tutulan para fonu ödünç elde önceden elde etme özel bir denetim sonucu elde edilen yeterlilik özel bir haberi elde edip yayınlamak için yüklü miktarda para ödeme pamuğa benzer lif elde edilen sıcak memleket ağacı pankreastan elde edilen ve kan basıncını düşüren bir madde para ile elde etmek paralel bağlantı noktasını elde etme hatası parçalı elde pay senedinden elde edilen kâr payı pazarı elde etmek için fiyat kırma savaşı pazarlıktan kendisi için iyi bir sonuç elde etmek pek bir sonuç elde edememe peşin elde edilen gelir peşin elde edilmiş gelir peşin elde edilmiş kâr petrolden elde edilen kuru temizlemede kullanılan bir madde piridinden elde edilen b6 vitamini

1: 2 ms