Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 5891DÜDÜK = (düdük nedir; düdük ne demek; düdük İngilizcesi) 1. Boru. 2. Kaval.
DÜDÜK = (düdük nedir; düdük ne demek; düdük İngilizcesi) 1. İçinden hava veya buhar geçirildiğinde keskin ses çıkaran ve işaret vermek için kullanılan araç: «Derinlerden gelen kesik düdük sesleri arasında, evimin ve çocuklarımın çığlığını yakalamak için bir hayli uğraştım.» -N. F. Kısakürek. 2. Taşıtlarda karşı tarafı uyaran korna. 3. sf. argo Akılsız, boş kafalı.
DÜDÜK = (düdük nedir; düdük ne demek; düdük İngilizcesi) Boğaz, gırtlak.
DÜDÜK = (düdük nedir; düdük ne demek; düdük İngilizcesi) İlkbaharda sıcak memleketlerden gelen ve gece çok öten göçmen kuş.
DÜDÜK = (düdük nedir; düdük ne demek; düdük İngilizcesi) İncik kemiği.
DÜDÜK = (düdük nedir; düdük ne demek; düdük İngilizcesi) Islık.
ilgili sözler / related words