Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 5543durgun = hareketsiz [öz Türkçe - eski terim]
durgun = inaktif [öz Türkçe - eski terim]
durgun = inert [öz Türkçe - eski terim]
durgun = sakin [öz Türkçe - eski terim]
durgun = statik [öz Türkçe - eski terim]
DURGUN = (durgun nedir; durgun ne demek; durgun İngilizcesi) 1. Hareketli (dinamik) olmanın zıttı olan sürekli hareketsiz veya dengede olma durumu. 2. Atmosferik elektrik yükü veya diğer elektrik kaynakları nedeniyle radyo dalgaları ile olan girişim. 3.Büyümenin ve üremenin kontrol altına alınması veya önlenmesi, bakteriyostatik gibi.
DURGUN = (durgun nedir; durgun ne demek; durgun İngilizcesi) 1. Sakin: «Deniz masmavi, hava durgun, her taraf ılıktı.» -R. H. Karay. 2. mec. Neşesiz, keyifsiz, sessiz: «Öteki durgun bir Anadolu köylüsü idi.» -F. R. Atay. 3. mec. Canlı olmayan, sönük, hareketsiz: «Harp hemen tesirini gösterdi. Piyasa durgun.» -Ö. Seyfettin.
durgun = râkid [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words