Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 2772DONMAK = (donmak nedir; donmak ne demek; donmak İngilizcesi) 1. Sıvı, soğuğun etkisiyle katı duruma gelmek, buz tutmak. 2. Yaşamını yitirmek, soğuktan ölmek: «Donmak üzere olan insanların tatlılığını içimde duymaya başladım.» -S. F. Abasıyanık. 3. Çok üşümek. 4. Bitki soğuktan zarar görmek, yararlanılmaz duruma gelmek. 5. Kimyasal bir etki ile katılaşmak: Çimento ve alçı çabuk donar. 6. fiz. Eriyik durumda bulunan bir metal katı duruma geçmek. 7. mec. Beklenmedik bir durum karşısında birden hareketsiz kalmak: «Salonun içinde kimse kımıldayamadı. Hepsi olduğu yerde dondu. Taş kesildi.» -Ö. Seyfettin. 8. mec. Gelişmemek, yeniliklere açık olmamak: «Bütün kafaların donmuş, taşlaşmış olmasını istiyorlar.» -Ç. Altan.
DONMAK = (donmak nedir; donmak ne demek; donmak İngilizcesi) Üşümek, katılaşmak.
ilgili sözler / related words