disturb
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 9891ana kullanım
DISTURB = [di'stö: b] verb
1 rahatsız etmek * eşanlamlı : bother, annoy, pester, harass
İngilizce örnek : Don't disturb your sister - she's studying.
Türkçe çevirisi : Kız kardeşini rahatsız etme – ders çalışıyor.
İngilizce örnek : I'm sorry to disturb you but there's a woman who wants to see you.
Türkçe çevirisi : Sizi rahatsız ettiğim için özür dileri ama sizi görmek isteyen bir kadın var.
2 bozmak
İngilizce örnek : The government doesn’t want to disturb the social and political equilibrium in the area.
Türkçe çevirisi : Hükümet bölgedeki toplumsal ve siyasal dengeyi bozmak istemiyor.
3 karıştırmak, ellemek * eşanlamlı : disorder, upset, disorder, muddle, confuse * karşıtanlamlı : arrange
ilgili sözler / related words
