İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 15279 DEPRESSING = [di'presing] adjective
iç karartıcı, kasvet verici
İngilizce örnek : I've stopped watching the film because it's very depressing.
Türkçe çevirisi : Filmi izlemeyi bıraktım çünkü çok iç karartıcı.
İngilizce örnek : It's a depressing book, but I enjoyed it in a way.
Türkçe çevirisi : İç karartıcı bir kitap, ama onu bir şekilde sevdim.
ilgili sözler / related words