Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 2635DENK = (denk nedir; denk ne demek; denk İngilizcesi) Ticaret eşyasının, çember ve demir tellerle bağlanmışı.
denk = bagaj [öz Türkçe - eski terim]
denk = kompanse [öz Türkçe - eski terim]
denk = muadil [öz Türkçe - eski terim]
denk = müsavi [öz Türkçe - eski terim]
DENK = (denk nedir; denk ne demek; denk İngilizcesi) 4,875 gram ağırlığındaki miskal'in dörtte birine denk olan eski bir ağırlık ölçüsü.
DENK = (denk nedir; denk ne demek; denk İngilizcesi) a. 1. Yük hayvanlarının sağ ve soluna konulan iki yük parçasından her biri: Yükün bir dengi fasulye, bir dengi nohut. 2. Yatak, yorgan, kumaş vb. eşyanın sarılıp bağlanmış biçimi, balya: «Denklerin üstünde zayıf bir delikanlı hazin bir ayrılık türküsü çağırıyor.» -Y. Z. Ortaç. 3. fiz. Destekleri paralel, yönleri aynı, şiddetleri eşit bulunan güçler.
DENK = (denk nedir; denk ne demek; denk İngilizcesi) Aynı yaş ve ayarda olanlar.
DENK = (denk nedir; denk ne demek; denk İngilizcesi) Balya.
DENK = (denk nedir; denk ne demek; denk İngilizcesi) sf. 1. Ağırlık bakımından eşit olan. 2. a. esk. 0,80175 gram olan ağırlık ölçü birimi. 3. mec. Uygun, nitelik yönünden eşit: «Çok aradım bulamadım dengimi / Elvan çiçeklerden aldım rengimi» -Halk türküsü.
DENK = (denk nedir; denk ne demek; denk İngilizcesi) Tecim eşyasının, çember ve demir tellerle bağlanmışı.
denk = adîl [Türkçe - Osmanlıca]
denk = hemtâ [Türkçe - Osmanlıca]
denk = muaddil [Türkçe - Osmanlıca]
denk = muâdil [Türkçe - Osmanlıca]
denk = tây [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words