Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 13707danışma = enformasyon [öz Türkçe - eski terim]
danışma = istihbarat [öz Türkçe - eski terim]
danışma = istişare [öz Türkçe - eski terim]
danışma = konsültasyon [öz Türkçe - eski terim]
danışma = meşveret [öz Türkçe - eski terim]
danışma = müracaat [öz Türkçe - eski terim]
danışma = müzakere [öz Türkçe - eski terim]
DANIŞMA = (danışma nedir; danışma ne demek; danışma İngilizcesi) 1. Bir öğrenciye, gücü oranında en iyi uyumu gerçekleştirebilmesi için, danışmanın okul ve çevre kaynaklarından yararlanarak yaptığı bireysel ve kişisel yardım. 2. Bir öğrencinin karşılaştığı güçlüklerin nedenlerini tanımlama yolunu seçerek ya da seçmeden ona yapılan iyileştirici yardımın kişisel yönü.
DANIŞMA = (danışma nedir; danışma ne demek; danışma İngilizcesi) 1. Danışmak işi, müşavere, istişare, müzakere, meşveret: «Bu civarda her kim ki başı sıkışır, ona danışmaya gelir.» -Y. K. Karaosmanoğlu. 2. Danışılan yer, müracaat, enformasyon: «Aşağıdaki kapıcı soruyor, danışmadaki şişman kız soruyor.» -A. İlhan.
DANIŞMA = (danışma nedir; danışma ne demek; danışma İngilizcesi) Eğitim, öğretim ya da uyum sorunlarının çözümü için ilgili uzmanla yapılan konuşma.
DANIŞMA = (danışma nedir; danışma ne demek; danışma İngilizcesi) Konsültasyon.
DANIŞMA = (danışma nedir; danışma ne demek; danışma İngilizcesi) Oturum kümeleri yordamında, bireylerin özçözümlemelerine dayanan bir gözlem koşulunda görüşmeciye bir danışman işlevi yükleyen görüşme.
danışma = istişâre [Türkçe - Osmanlıca]
danışma = meşveret [Türkçe - Osmanlıca]
danışma = müşavere [Türkçe - Osmanlıca]
danışma = şûrâ [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words