İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 1987 DAMAGE = ['demic] noun
zarar, hasar * eşanlamlı : harm, injury, destruction, ruin, detriment
İngilizce örnek : The fire caused serious damage.
Türkçe çevirisi : Yangın ciddi hasara yol açtı.
İngilizce örnek : The damage was caused by the storm.
Türkçe çevirisi : Hasar fırtınadan kaynaklandı.
¤ verb
zarar vermek, hasar vermek * eşanlamlı : harm, injure, hurt, impair, spoil, ruin * karşıtanlamlı : repair, rebuild
İngilizce örnek : Much of the furniture is damaged.
Türkçe çevirisi : Mobilyanın çoğu hasar gördü.
İngilizce örnek : The storm damaged the roof.
Türkçe çevirisi : Fırtına çatıya hasar verdi.
İngilizce örnek : The car's headlights were damaged in the crash.
Türkçe çevirisi : Arabanın farları kazada hasar gördü.
İngilizce örnek : You must take care not to damage the machinery.
Türkçe çevirisi : Makinelere hasar vermemeye dikkat etmelisin.
* damages = tazminat
İngilizce örnek : He claimed damages for losing the use of his right arm in that accident.
Türkçe çevirisi : O kazada sağ kolunu kullanma yeteneğini kaybettiği için tazminat talep etti.
İngilizce örnek : He paid damages for breach of contract.
Türkçe çevirisi : Sözleşmeye ihlalden ötürü tazminat verdi.
DAMAGE = (damage nedir; damage Türkçesi) Üzerinde menfaat kurulabilecek herhangi bir şeyin veya hakkında tazminat talebine esas teşkil eden bir olayın vukuu sonucunda oluşan değer kaybı.
ilgili sözler / related words