• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

dalmak

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 1293

fiil / verb

DALMAK = (dalmak nedir; dalmak ne demek; dalmak İngilizcesi) 1. Kavgada birden saldırmak. 2. Köpek havlamak, saldırmak.

DALMAK = (dalmak nedir; dalmak ne demek; dalmak İngilizcesi) 1. Suyun içine bütün vücuduyla ve hızla girmek: «O çirkin, kaba kunduralarla sıcak günde serin denize dalmışım gibi rahatladım.» -A. Kutlu. 2. (nsz) Bir yerin içine girmek: «Hızla içeri dalıp mumun başında duran adama doğru iki adım attı.» -E. Şafak. 3. (nsz) mec. Kendini bilmez duruma gelmek, kendinden geçmek: Çocuk ateşi çıkınca daldı. 4. (nsz) Uyumak: «O serinlik içinde Tevfik dalmış. Uyandığı vakit güneş çoktan doğmuştu.» -M. Ş. Esendal. 5. mec. Başka bir şeyle uğraşamayacak veya başka bir şeyi düşünemeyecek biçimde kendini bir şeye kaptırmak: «Yemekten sonra yine tatlı tatlı memleket yârenliğine daldık kahvede.» -F. Otyam. 6. sp. Güreşte rakibinin belden aşağı bir yerini aniden tutmak.

DALMAK = (dalmak nedir; dalmak ne demek; dalmak İngilizcesi) Dağılmak.

DALMAK = (dalmak nedir; dalmak ne demek; dalmak İngilizcesi) Kadın başörtüsü.

DALMAK = (dalmak nedir; dalmak ne demek; dalmak İngilizcesi) Kaynamaya başlamak.

ilgili sözler / related words

1: 3 ms