• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

copy

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 1871

elektrik

kazıbilim

kütüphanecilik

COPY = ['kopi] noun
1 kopya, suret * eşanlamlı : duplicate, reproduction, facsimile, photocopy, print, carbon, imitation * karşıtanlamlı : original
İngilizce örnek : I am attaching a copy of my previous letter.
Türkçe çevirisi : Önceki mektubumun bir kopyasını ilişikte gönderiyorum.
İngilizce örnek : The will is certified as a true copy.
Türkçe çevirisi : Vasiyet, gerçek nüsha olarak onaylıdır.
2 gazete vb'nin bir tek sayısı, nüsha
İngilizce örnek : Five thousand copies of the book were sold before publication.
Türkçe çevirisi : Kitabın beş bin nüshası yayımlanmadan önce satıldı.
¤ verb
1 (down, out) kopya etmek, yazmak * eşanlamlı : reproduce, duplicate * karşıtanlamlı : originate
İngilizce örnek : Copy out correctly what I've written on the board.
Türkçe çevirisi : Tahtaya yazdıklarımı doğru olarak kopya edin.
İngilizce örnek : Copy these lines into your note books.
Türkçe çevirisi : Bu satırları defterlerinize geçirin.
2 örnek almak, taklit etmek * eşanlamlı : imitate, mimic, echo
İngilizce örnek : A flight simulator is used to train pilots when wanting to copy the experience of flying an aircraft.
Türkçe çevirisi : Uçak uçurma deneyimi taklit edilmek istendiğinde pilotları eğitmek için uçuş simülatörü kullanılır.
3 hkr. kopya çekmek
İngilizce örnek : You mustn't copy from each other in an exam.
Türkçe çevirisi : Sınavda birbirinizden kopya çekmemelisiniz.

1: 0 ms