• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

channel

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 2376

ad / noun 04 – geography

ad / noun 07 – technical

ad / noun 10 – nautical

ad / noun 11 – cinema

ad / noun 12 – mountaineering

eylem / verb 4

CHANNEL = ['çenıl] noun
1 kanal
İngilizce örnek : The news is on Channel Two at eight o'clock.
Türkçe çevirisi : Haberler saat sekizde Kanal İki’de.
İngilizce örnek : He was bored by the television programme so he changed to a different channel.
Türkçe çevirisi : Televizyon programından sıkıldı ve böylece farklı bir kanala geçti.
İngilizce örnek : We are pursuing the matter through diplomatic channels.
Türkçe çevirisi : Meseleyi diplomatik kanallardan takip ediyoruz.
2 oluk, kanal * eşanlamlı : duct, conduit, canal, strait, gutter
İngilizce örnek : A channel is a narrow place where water flows.
Türkçe çevirisi : Oluk, suyun aktığı dar bir yerdir.
¤ verb
1 yönlendirmek * eşanlamlı : direct, guide, conduct
İngilizce örnek : They have channeled the water into the field.
Türkçe çevirisi : Suyu tarlaya yönlendirdiler.
2 kanal açmak

1: 0 ms