Bilgiler
Gramer
Kullanım
Terminoloji
Hakkında
Hakkımızda
Geribildirim
Kaynakça
Medya
Uygulama
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
bırakan
Türkçe - İngilizce
ana kullanım
01.
bırakan
abandoner
ilgili sözler / related words
-den yoksun bırakan
başkalarını hariç bırakan
başkasına mal bırakan kimse
birbirini dışarıda bırakan
çalışmayı bırakan
çevreyi iyi halde bırakan
derin izler bırakan özellikler
emanet mal bırakan kişi
emanet para bırakan kişi
etkiyle bırakan ağırlık
geç bırakan röle
göbeği açıkta bırakan giysi
görevi bırakan
grafik üzerinde boşluk bırakan kur sıçramaları
hakimin takdirine mümkün olduğu kadar az bırakan kanun en iyi kanun, mümkün olduğu kadar kendi kendine güvenmeyen yargıç en iyi hâkimdir
hayran bırakan
her şeyi kadere bırakan
insanı hayran bırakan
işi bırakan kimse
işi oluruna bırakan
işini sonraya bırakan
iz bırakan
iz bırakan imge
iz bırakan şey
iz bırakan vuruş
kapalı bir devredeki havayı bırakan düzenek
maruz bırakan
merakta bırakan
merakta bırakan tanıtıcı kısa fragman
minnettar bırakan
miras bırakan
miras bırakan birinin vârisi
miras bırakan kimse
miras bırakan kişi
mûsâlehin mirası bırakan kimseden önce ölümü halinde vasiyetin hükümden düşmesi
mülkünü vasiyetle bırakan kimse
mülteci statüsü dışında bırakan hükümler
omuzların alt kısmını açıkta bırakan tişört
parmaklan dışarıda bırakan eldiven
rehin bırakan
safdışı bırakan etmen
serbest bırakan
söküp tarlaya bırakan hasat makinesi
tortu bırakan madde
töhmet altında bırakan
vasiyet bırakan
vasiyetle bırakan
vasiyetle mülk bırakan kişi
vasiyetname bırakan
vasiyetname bırakan kişi
yarı yolda bırakan
yarışın bitimine az bir mesafe kala atağa geçip rakiplerini geride bırakan atlet
yavaş bırakan röle
yoksun bırakan
1: 0 ms