Türkçe - İngilizce
büklüm = bukle [öz Türkçe - eski terim]
büklüm = fleksura [öz Türkçe - eski terim]
büklüm = pli [öz Türkçe - eski terim]
büklüm = plika [öz Türkçe - eski terim]
BÜKLÜM = (büklüm nedir; büklüm ne demek; büklüm İngilizcesi) 1. Kıvrım: «Yırtılmış atılmış o kâğıtlar ki hayatım / Her parçası, her büklümü üstünde adın var» -M. C. Kuntay. 2. hlk. Dönemeç, viraj.
BÜKLÜM = (büklüm nedir; büklüm ne demek; büklüm İngilizcesi) Akarsu yatağının, az eğimli koyak tabanlarında ve ova düzlüklerinde çizdiği "S" harfine benzeyen kıvrım.
BÜKLÜM = (büklüm nedir; büklüm ne demek; büklüm İngilizcesi) Kıvrıntı.
BÜKLÜM = (büklüm nedir; büklüm ne demek; büklüm İngilizcesi) Resim ve heykelde kumaş kıvrımı.
BÜKLÜM = (büklüm nedir; büklüm ne demek; büklüm İngilizcesi) Soyut yöneyleri ve doğrusal bileşkeleri içeren, düzlemin daha genel matematiksel kümesi.
büklüm = şiken [Türkçe - Osmanlıca]
büklüm = tâ [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words