• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

böyle

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 92

deyim / idiom

böyle = hakeza [öz Türkçe - eski terim]

BÖYLE = (böyle nedir; böyle ne demek; böyle İngilizcesi) 1. Bunun gibi, buna benzer: «Böyle bir teklifi kabul edeceğini sanmıyorum.» -A. Ümit. 2. zf. Bu yolda, bu biçimde, hakeza: «Böyle acıklı şeyleri ne diye yazıyorum bilmem ki?» -A. Gündüz. 3. zf. Bu derece: «Böyle bir sevmek görülmemiştir.» -A. İlhan. 4. zf. İçinde «ne, nasıl» vb. sorular bulunan cümlelerin sonuna geldiğinde o cümlede anlatılan şeyin hoş karşılanmadığını veya ona şaşıldığını anlatan bir söz: «Maşallah, dedi, nereden teşrif böyle?» -P. Safa.

ilgili sözler / related words

-nin böyle söylediğini bildirdi aileden böyle arkadaşlarım bana böyle der artık bundan böyle -mek istemiyorsanız aynen böyle devam bana karşı böyle davranma! beğensen de beğenmesen de durum böyle ben böyle duydum ben böyle sanıyorum ben böyle söylemedim ben böyle yapınca acıyor mu benimle böyle (bu şekilde) konuşma benimle böyle kaba ve küstahça konuşma! bırak böyle gitsin! biz böyle yapıyoruz biz burada böyle yaparız böyle (alıntının aynen alındığını göstermek için) böyle aptalca bir şeyi nasıl yapabilirsin böyle aptalca bir şeyi nasıl yaparsın böyle babanın böyle oğlu olur böyle bakış böyle bir adam böyle bir ahıra kapatmak (sığır vs yi) böyle bir davranışa müsaade edemem böyle bir demiryolu için lokomotif veya vagon böyle bir durumda böyle bir durumda kişi ne yapabilir? böyle bir hadisenin tahakkukuna bağlı olan menfaat böyle bir istintağa müteallik tutanak böyle bir mükellefiyeti yerine getirmeme böyle bir nesne yok böyle bir oylum yok böyle bir saatta böyle bir sistem böyle bir şey böyle bir şey bilmiyoruz böyle bir şey değil böyle bir şey demek istiyorum böyle bir şey olamaz böyle bir şey olmaz böyle bir şey yapmak bize yakışmaz böyle bir şey yok böyle bir şey yoktur böyle bir şeyi dünyada görmedim böyle bir şeyi hayal bile etmem böyle bir şeyi kesinlikle yapmam böyle bir şeyi nasıl yaparsın böyle bir şeyin olmasına üzüldüm böyle bir şeyle hiç karşılaşmadım böyle bir şirkette bulunmaktansa istifa etmeyi yeğlerim böyle bir zamanda böyle biri böyle biri çekilmez böyle birine katlanılmaz böyle birşey olmayacak böyle böyle böyle çalışma düzeni olan kol saati böyle daha iyi böyle dahi böyle davranmaya iten ne böyle devam edemeyiz böyle diyebilirsiniz amma! böyle dostlarım varken düşmanı ne yapayım böyle durumlarda böyle düşündüm böyle düşünmeniz için hiçbir neden yok böyle düşünürsen üzülürüm böyle düşünüyorsan onu unutalım böyle düşünüyorum böyle düzenlenmiş cetvel böyle erken bir yaşta Böyle gelmiş böyle gider böyle gelmiş, böyle gitmiş böyle giderse böyle halkaları atıp bir kazığa geçirme oyunu böyle hastalığı böyle hiç umulmadık bir yerde seninle karşılaşacağım hiç aklıma gelmezdi böyle iken böyle kimse veya şey böyle konuşma böyle konuşmaya hakkın yok böyle kumaştan havlu ya da peşkir böyle olacağı belliydi diye ahkam kesmek böyle olma böyle olmakla beraber böyle olması gerekiyor. böyle olsa bile böyle olunca böyle olursa çok yazık olur böyle oyuncakların konduğu kutu böyle pervasızca araba kullanması onu birgün öldürecek böyle pis kokan ne böyle ses böyle söylediğini bildirdi böyle söylüyor böyle söylüyorlar böyle şarkılar söyleyen grup böyle şeyler bulunur böyle şeyler var mıdır? böyle şeyleri bilmez böyle tablo yok böyle toplanan para böyle üst yok böyle yapamazsın böyle yapınca acıyor böyle yapmak adettir böyle yapmak istemedim böyle yapmakla iyi ediyor böyle yapmakta haklı böyle yöntemlerden hoşlanmayan böyle yöntemlere karşı olan böyle zamanlarda bu böyle olduğuna göre bu böyle olduğuna olduğundan bu böyle sökmez bu iş böyle yürümez bundan böyle bundan böyle hiç bundan böyle kıyak yok bunun böyle olacağını biliyordum büyük pirelerin sırtında onları ısıracak küçükleri, küçüklerin de sırtlarında daha küçükleri vardır ve bu böyle sürüp gider cildimde böyle yumrular var çoğu kimse böyle düşünüyor daha önce böyle oldunuz mu daha önceden böyle bir sorununuz var mıydı durum böyle durum böyle değildir durum böyle iken durum böyle olunca duydunuz mu? böyle şey olur mu? eğer bu böyle ise en iyisi böyle yapmalıyız erkek çoçuklar böyle işte ha öyle ha böyle ha öyle olmuş, ha böyle hal böyle iken hangi akla hizmet böyle aptalca bir şey yapıyorsun hayat böyle hayatımda böyle şey duymadım! hep böyle hep böyle davranır her zaman böyle yapıyoruz hiç böyle söylemedim hikâye böyle devam ediyor ister inan ister inanma durum böyle istesen de istemesen de durum böyle işin böyle olması gerekir işin nasıl ve neden böyle olduğunu anlatmak işte böyle kah öyle kah böyle olmak kıran kırana rekabetin gerekliliğine inanan toplum ya da böyle bir toplumdaki yaşam kulağıma böyle geldi madem öyle işte böyle melodi böyle devam ediyor nasıl böyle bir şey söyleyebilirsin nasıl böyle bir şey yapabilirsin nasıl oldu da böyle olduk ne hakla böyle konuşuyorsun neden böyle davrandığını bilmiyorum neden böyle davranıyor neden böyle düşünüyorsunuz? neden böyle hissediyorsun neden böyle söylüyorsun niçin böyle bir şeyi soruyorsun niçin böyle davranıyor? niye ki böyle aptalca bir şey yapıyorsun o böyle biri değil oğlanlar böyle haylaz olur oğlanlar böyle yapar olmaz böyle şey! açık konuşmak gerekirse olur böyle şeyler Olur böyle şöyler ona böyle diyorlar onun böyle bir şey yapabileceğini sanıyorum onun böyle olmasını istiyor öyle babanın böyle oğlu olur öyle de batmış böyle de öyle de batmışız, böyle de öyle de battık böyle de öyle de durum vahim böyle de öyle de olsa böyle de olsa öyle de olur böyle de öyle veya böyle öyle ya da böyle özür dilerim, prosedür böyle ray aralığı yüz kırk bir santimden dar olan demiryolu veya dekovil hattı- böyle bir demiryolu için lokomotif veya vagon sen hayatında böyle şey duydun mu sen hayatında böyle şey duydun mu! şöyle böyle şöyle böyle aynı şey şöyle böyle olan şöyle böyle olmak şöyle veya böyle tam böyle ve böyle olduğu gibi kalır viya böyle ya öyle ya da böyle

1: 0 ms