burç
Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 3777ad / noun 1 – astronomy
ad / noun 2 – fortifications
ad / noun 4 – technical
burç = dönence [eski terim - öz Türkçe]
burç = bârû [Türkçe - Osmanlıca]
burç = burc [Türkçe - Osmanlıca]
BURÇ
1. Kale duvarlarından daha yüksek, yuvarlak, dört köşe veya çok köşeli kale çıkıntısı, kalelerde yüksek savunma kulesi
2. Demir aksamın birbirine değmesini engellemek, boşlukları doldurmak amacıyla sarı, karbon, plastik vb.nden yapılan bir motor parçası.
3. gökb. Zodyak üzerinde yer alan on iki takımyıldıza verilen ortak ad.
4. İçine ve dışına boru dişi açılmış boru bağlantı elemanı.
5. Dallardaki taze yaprak ve filiz, dalların en uç bölümü
6. Kışın hayvanlara yem olarak verilen söğüt, kavak gibi ağaçların yeşil kabuğu, filizi.
7. Su ve seller önüne yapılan bent.
8. Kayalık, sarp yamaç.
9. Ökseotu.
10. Karabiber.
11. Karın ağrısı.
ilgili sözler / related words
