• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

boşuna

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 2982

belirteç / adverb

boşuna = beyhude [öz Türkçe - eski terim]

boşuna = nafile [öz Türkçe - eski terim]

BOŞUNA = (boşuna nedir; boşuna ne demek; boşuna İngilizcesi) 1. Boş, yararsız, gereksiz, beyhude, nafile: «Kapıldığı tüm fikirler saçma, kurduğu tüm hayaller boşunaydı.» -E. Şafak. 2. zf. Boş yere, yararsız yere, sebepsiz yere, gereksiz, boşu boşuna, beyhude, beyhude yere, nafile, tevekkeli: «Sağdan soldan rica etmişler, taşeronlar aramışlardı boşuna.» -A. Kulin.

boşuna = beyhûde [Türkçe - Osmanlıca]

boşuna = bîhude [Türkçe - Osmanlıca]

boşuna = fuzûlî [Türkçe - Osmanlıca]

boşuna = lağv [Türkçe - Osmanlıca]

boşuna = nâfile [Türkçe - Osmanlıca]

ilgili sözler / related words

-mek boşuna bir iş için bir yere boşuna gitme birinin vaktini boşuna işgal etmek boşu boşuna boşu boşuna belemek boşu boşuna çabalamak boşuna arzulamak boşuna ateş etmek boşuna çaba boşuna çaba sarfetmek boşuna çabalamak boşuna çalışma boşuna çalışmak boşuna çene yorma boşuna çeneni yorma boşuna değil boşuna dırlanmak boşuna didinmiş boşuna direnmek boşuna dövünmek boşuna endişe etme boşuna gayret boşuna geçirmek boşuna geçirmek (vaktini) boşuna gitme boşuna giyinip kuşandık boşuna gözyaşı dökmek boşuna harcamak boşuna harcamak (hayatını vb) boşuna heveslenme boşuna istemek boşuna kızıyorsun boşuna konuşmak boşuna koşuşma boşuna kürek çekme boşuna mücadele etme boşuna nefes tüketme boşuna nefes tüketmek boşuna nefes tüketmemek boşuna nefesini tüketiyorsun boşuna nefesini tüketme boşuna nefesini tüketmek boşuna nefesini tüketmemek boşuna olma boşuna olmak boşuna oluş boşuna uğraşıyorsun boşuna uğraşma boşuna uğraşmak boşuna ümit verme boşuna ümit vermek boşuna üzülmek boşuna vakit geçirmek boşuna vakit harcamak boşuna ya da çılgınca harcamak boşuna yakınmak boşuna yaygara koparmak boşuna zahmet boşuna zahmet etme geçmiş şey için boşuna şikayet etmek her şey boşuna iş işten geçtikten sonra dövünmek boşuna nefesini boşuna harcamak parasını boşuna harcamak telafisi imkânsız bir zarar için boşuna ağlama telafisi olanaksız bir şey için boşuna üzülmek uzun zaman sabırsızlıkla ama boşuna beklemek vakti boşuna geçirmek vaktini boşuna geçirmek vaktini boşuna harcamak

1: 11 ms