İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 2624 BORDER = ['bo: dı] noun
1 kenar * eşanlamlı : margin, edge * karşıtanlamlı : centre, middle
İngilizce örnek : She bought a sheet with a lace border.
Türkçe çevirisi : Kenarı dantelli bir çarşaf aldı.
2 sınır * eşanlamlı : boundary, frontier, limit
İngilizce örnek : Once we are across the border, we will be safe.
Türkçe çevirisi : Sınırı geçtik mi emniyette oluruz.
İngilizce örnek : The goods were seized at the border.
Türkçe çevirisi : Mallara sınırda el kondu.
¤ verb
sınırdaş olmak, bitişik olmak * eşanlamlı : adjoin, impinge, touch, edge
ilgili sözler / related words