İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 266 BOOK = [buk] noun
1 kitap * eşanlamlı : volume, novel, publication, text
İngilizce örnek : Books have been my best friends.
Türkçe çevirisi : Kitaplar benim en iyi arkadaşlarım olmuştur.
İngilizce örnek : Do you have a book about cats?
Türkçe çevirisi : Kediler hakkında bir kitabınız var mı?
İngilizce örnek : His book is about to be published.
Türkçe çevirisi : Kitabı yayımlanmak üzere.
2 defter
3 kon. telefon rehberi
¤ verb
1 (yer) ayırtmak * eşanlamlı : reserve, engage
İngilizce örnek : Shall we book accommodation in advance?
Türkçe çevirisi : Önceden kalacak yer rezervasyonu yaptıralım mı?
İngilizce örnek : We booked the seats a week ahead.
Türkçe çevirisi : Yerleri bir hafta önceden ayırttık.
İngilizce örnek : We have to book a hotel and to buy our plane tickets.
Türkçe çevirisi : Otel rezervasyonu yaptırıp uçak biletlerimizi almamız gerek.
2 deftere geçirmek, kaydetmek * eşanlamlı : register, enter, log, record
ilgili sözler / related words