• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

boast

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 10941

BOAST = [boust] verb
1 övünmek, böbürlenmek * eşanlamlı : brag, exaggerate, swagger, bluster, show off
İngilizce örnek : A real hero should never boast of his brave deeds.
Türkçe çevirisi : Gerçek bir kahraman hiçbir zaman kahramanca hareketleriyle böbürlenmez.
İngilizce örnek : He boasted that she got the best grade.
Türkçe çevirisi : En iyi notu almasıyla övündü.
İngilizce örnek : He is always boasting about his job.
Türkçe çevirisi : Her zaman işiyle böbürleniyor.
2 iftihar etmek, kıvanç duymak
İngilizce örnek : The city boasts over beautiful plateaus.
Türkçe çevirisi : Şehir güzel yaylaları ile iftihar ediyor.
¤ noun
övünç, kıvanç * eşanlamlı : bragging, bluster, gasconade

ilgili sözler / related words

1: 0 ms