blossom
İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 13299ana kullanım 1
ana kullanım 2
BLOSSOM = ['blosım] noun
çiçek, ağaç çiçeği * eşanlamlı : bloom, flower
İngilizce örnek : The cherry tree is full of blossoms.
Türkçe çevirisi : Kiraz ağacı çiçeklerle dolu.
İngilizce örnek : I like spring best, when the apple trees are in blossom.
Türkçe çevirisi : Elma ağaçları çiçek açtığı zaman, en çok baharı seviyorum.
¤ verb
çiçek açmak * eşanlamlı : flower, bloom * karşıtanlamlı : wither, fade, shrink
İngilizce örnek : The flowers in the garden are blossoming beautifully.
Türkçe çevirisi : Bahçedeki çiçekler güzel açıyor.
ilgili sözler / related words
apple blossom moth
apple blossom tineid
apple blossom weevil
beauty is but a blossom
blossom beetle
blossom blight
blossom end rot
blossom feeder
blossom honey
blossom out
blossom spray
blossom stage
blossom thinning
blossom vilt
blossom wilt
cherry blossom moth
in blossom
in full blossom
lemon blossom
orange blossom
orange blossom bug
orange blossom water
orange wheat blossom midge
peach blossom
post blossom spray
prunus blossom blight
strawberry blossom weevil
take the blossom off
wheat blossom midge
zucchini blossom
