Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 980BİNMEK = (binmek nedir; binmek ne demek; binmek İngilizcesi) 1. Yüksek bir şeyin veya bir hayvanın üstüne çıkıp ayaklarını sallandırarak oturmak: «Belki de atlara binerek dolaşırız.» -R. H. Karay. 2. Bir yere gitmek için tren, vapur, uçak, otomobil vb. bir taşıtta yer almak: «Vapurlara, trenlere ihtiyarları itip çocukları ezip biniyoruz.» -O. S. Orhon. 3. Bisiklet, motosiklet, binek hayvanı kullanmak. 4. İş istenilmeyen veya beklenilmeyen bir biçim almak: İş inada bindi. 5. Bir şey sıkışarak yanındakinin üstüne çıkmak: Damar damara binmiş. 6. (nsz, -e) Fiyat artmak: Pamuklulara yüzde on bindi. 7. Eklenmek, katılmak: «Annemin dul maaşından ayrılmış bütçeme bir de posta masrafı binmişti her hafta.» -Y. Z. Ortaç.
BİNMEK = (binmek nedir; binmek ne demek; binmek İngilizcesi) Çıkmak, oturmak, cülus etmek.
BİNMEK = (binmek nedir; binmek ne demek; binmek İngilizcesi) İskambil oyununda, daha büyük değerli kâğıtlar ile, küçüklerini kaldırmak, almak.
binmek = râkib olmak [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words