• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

bin

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 16775

kısaltma

BİN = (bin nedir; bin ne demek; bin İngilizcesi) 1. Dokuz yüz doksan dokuzdan sonra gelen sayının adı. 2. Bu sayıyı gösteren 1000 ve M rakamlarının adı. 3. sf. On kere yüz, dokuz yüz doksan dokuzdan bir artık. 4. sf. mec. Pek çok, çok sayıda: «En nihayet bin güçlükle ancak küçük parçalar hâlinde imha edilebilmiş.» -A. Kabaklı.

bin = oğul [Osmanlıca - Türkçe]

bin = elf [Türkçe - Osmanlıca]

bin = hezâr [Türkçe - Osmanlıca]

BIN nasıl okunur, okunuşu /bin/ isim

bin

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 9278

ilgili sözler / related words

aggregate bin allaha bin şükür altı bin araba demeye bin şahit ister arabaya bin ash bin atmosfer basıncı bin hectpascal atmosfer basıncı bin milibar aylık bin dolar kazanıyorum bana dokunmayan yılan bin (sene) yaşasın bargain bin barley bin batching bin beet bin beş bin bin (rakamı) bin (thousand) bin and feeder system bin bar bin barlık basınç birimi bin beş yüz metre koşucusu bin beş yüz metre veya daha uzun mesafe koşularında, yarışçıların turlarını sayıp bildirmekle görevli hakem bin beş yüz metre yarışına verilen bir diğer isim bin bilsen de bir bilene danış bin bir bin bir ayak bir ayak üstüne bin bir gece bin bir gece masalları bin bir güçlükle biriktirmek bin bir parça bin bir parçaya bin bir zorlukla bin can ile bin car bin card bin dala konmak bin defa bin dereden su getirmek bin dokuz yüz otuz ikiden sonra roosevelt yönetimince tasarlanan toplumsal ve ekonomik reform programı bin dokuz yüz yirmilerde bin dolar bin dolarlık saatimi kaybettim bin dost az, bir düşman çok bin feed bin gösterim basina maliyet bin gösterim başı gerçekleşen maliyet bin gösterim başı maliyet bin kâğıt bin kalori bin kat bin katı bin kere bin kere hayır bin kere söylemek bin kez bin kilo bin kilograma eşit bir ağırlık ölçüsü bin kişi başına maliyet bin kişiye ulaşma maliyeti bin küri bin liralık bir sigorta için ödenecek prim miktarı bin litre bin mailbin bin mailbox bin method bin metre bin metre yarışı bin metre yüzme, otuz mil bisiklet, yedi mil koşu bin milyon bin misli bin mol bin number bin oyuklu vals bin ölçüp bir biçmeli bin papel bin paund bin pişman olmak bin posta kutusu bin renge girmek bin reserve system bin sekiz yüz elli iki metreye eşit olan bir uzunluk birimi bin selection bin status report bin sterlin bin sterlin veya dolar bin storage bin storage area bin storage space bin tarakta bezi olmak bin tohum ağırlığı bin ton bin vat bin volt bin volt amper bin voltamper bin wall material bin yakut gökadası bin yıl bin yıl geçse yapmam bin yıl kalkınma hedefleri bin yıla ait bin yıldır bin yıllar bin yıllık bin yıllık barış ve refah dönemi bin yıllık devre bin yıllık devreye ait bin yıllık dönem bin yıllık dönem ile ilgili bin yıllık hareketler bin yıllık süre bin yöntemi bin yüz bir ağızdan çıkan bin ağıza yayılır bir ayak üstünde bin yalan söylemek bir musibet bin nasihattan iyidir bir musibet bin nasihattan yeğdir bir musibet bin nasihatten iyidir bir musibet bin nasihatten yeğdir bir musibet/ felaket, bin nasihattan yeğdir bir musibet/ felaket, bin nasihattan yeğdir./bin nasihattan bir musibet yeğdir bir resim bin kelimeye bedeldir bir resim bin sözcükten daha değerlidir bir resim bin söze bedeldir bir resim on bin sözcükten daha değerlidir bir yiyip bin şükretmek bire bin katmak birkaç bin bisiklete bin ve devam et blending bin blocked bin bread bin bu salonda bin kişilik oturacak yer var burnundan düşen bin parça olmak cement bin circular multiple-compartment bin cirit atma ve bin beş yüz metre müsabakaları yapılır coal bin collator bin cooling bin crushable bin csf bin çağır bin deep bin default bin denizler altında yirmi bin fersah derinliği altı bin metreyi geçen denizlerle ilgili deve bir akçaya deve bin akçaya dispatch bin dokuz bin dokuz bin dokuz yüz doksan dokuz drying bin dust bin elli bin ile altmış bin arası elli küsur bin empty recycle bin error reading file oemsetup bin etkin bin gösterim basina maliyet ev sahibinin bir evi var kiracının bin evi face down bin face up bin feed bin file it in the circular bin film bin finisher bin flour bin freestanding bin garibe bir selam bin altın değer görüş mesafesi bin metre grain bin haline bin şükretmek hopper bin hopper bottom bin ışık dalga boyu ve bin ml eri iki bin iki bin librelik amerikan tonu ilk olarak ancak bin dokuz yüz yetmişlerde -mıştı input bin iyi bir örnek bin söze bedeldir korkaklar bin defa ölür litter bin loony bin m.s. iki bin mail bin mail box bin mailbox bin milattan sonra bin dört yüz yıllarında ispanyolların fethinden önce peru'da imparatorluk kuran halk niçin yüzünden düşen bin parça ocak bin dokuz yüz yetmiş yılı itibarıyla offset bin on bin on bin metre on bin metre yarışı on bin metrenin üzeri ore bin otobüse bin output bin output bin full overhead bin paper bin paper input bin park et ve başka taşıta bin park et ve bin pedal bin probability bin recirculating grain bin recycle bin recycling bin retail bin area rubbish bin sacking bin satınalınması varken, bin bir sıkıntıya katlanıp üretilmesine ne gerek var sekiz bin separator bin sin bin snow bin soiled towel and refuse bin stacker bin standard bin stapler bin storage bin sugar storage bin suratından düşen bin parça suratından düşen bin parça olmak tam tamına bin pound tohum bin dane ağırlığı toner bin empty toner bin low top bin face-up top output bin upper bin üç bin vegetable bin waste bin waste pack bin wood bin yanında bin yolcu olmayan yedi bin yemek demeye bin şahit ister yiğit bin yaşar fırsat bir düşer yiğit bin yaşar, fırsat bir düşer yiğit bir kere korkak bin kere ölür yiğit bir kere, korkak (hain) bin kere ölür yiğit bir kere, korkak bin kere ölür yirmi bin fit yükseklikte uçacağız yüz bin yüz bin km. başına kaza sayısı yüz bin milyon yüz bin rupi yüzünden düşen bin parça olmak

1: 1 ms