Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 1790BEZ = (bez nedir; bez ne demek; bez İngilizcesi) 1. Salgı yapan özelleşmiş hücre veya hücreler topluluğu, glandula. 2. hlk. Sığır gövde etinde, boyun yan kaslarından yapılan pastırmalık et parçası veya bu parçadan yapılan pastırma.
bez = gland [öz Türkçe - eski terim]
bez = glandula [öz Türkçe - eski terim]
bez = gudde [öz Türkçe - eski terim]
BEZ = (bez nedir; bez ne demek; bez İngilizcesi) (anatomi) 1. Salgı yapan özelleşmiş hücre veya hücreler topluluğu, glandula. 2. hlk. Sığır gövde etinde, boyun yan kaslarından yapılan pastırmalık et parçası veya bu parçadan yapılan pastırma.
BEZ = (bez nedir; bez ne demek; bez İngilizcesi) 1. Pamuk veya keten ipliğinden yapılan dokuma, çaput: «Arkamıza kefenimsi bezler geçirip kuşakla bağladılar.» - F. R. Atay. 2. Pamuktan, düz dokuma: Amerikan bezi. Kaput bezi. 3. Herhangi bir cins kumaş: Çadır bezi. Yelken bezi. 4. Herhangi bir iş için kullanılan dokuma. 5. sf. Kumaş veya dokumadan yapılmış: «Botlarımı çıkartırken yatağın altında Mine'nin bez terliklerini görüyorum.» - Ümit.
BEZ = (bez nedir; bez ne demek; bez İngilizcesi) Altından su çıkan ufak çayırlık.
BEZ = (bez nedir; bez ne demek; bez İngilizcesi) Bu defa, bu sefer.
BEZ = (bez nedir; bez ne demek; bez İngilizcesi) Deri altında yara vb. nedenlerle oluşan ağrılı şişkinlik.
BEZ = (bez nedir; bez ne demek; bez İngilizcesi) Sinek.
BEZ = (bez nedir; bez ne demek; bez İngilizcesi) Vücutte kullanılmak ya da dışarı atılmak üzere salgı yapan özel bir göze ya da özel gözeler topluğuğu.
BEZ = (bez nedir; bez ne demek; bez İngilizcesi) Yalnız, sadece.
bez = gudde [Türkçe - Osmanlıca]
bez = kirbâs [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words