İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 625 BEYOND = [bi'yond] adverb
ötede, öteye, ileri
İngilizce örnek : From the top of the hill we could see the village beyond.
Türkçe çevirisi : Tepenin üst kısmından ilerideki köyü görebiliyorduk.
¤ preposition
1 ötesinde, ötesine
İngilizce örnek : We can't see the sea; it is beyond the mountains.
Türkçe çevirisi : Denizi göremiyoruz; deniz dağların arkasında (kalıyor).
İngilizce örnek : There is a cottage beyond the lake.
Türkçe çevirisi : Gölün ötesinde bir kulübe var.
İngilizce örnek : He lives two doors beyond the mosque.
Türkçe çevirisi : Caminin iki kapı ötesinde oturuyor.
2 olmaz, yapılamaz
İngilizce örnek : These shoes are really beyond repair.
Türkçe çevirisi : Bu ayakkabılar artık tamirlikten çıkmış.
* beyond me = anlamam, kafam basmaz
İngilizce örnek : That technical article is beyond me.
Türkçe çevirisi : O teknik makaleye kafam basmaz.
ilgili sözler / related words