• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

başkasına

Türkçe - İngilizce

ana kullanım

ilgili sözler / related words

-ın sorumluluğunu başkasına atmak başkasına ait araziden geçiş hakkı başkasına ait bir dava hakkını satın alan kimse başkasına ait bir şeyi gaspetme başkasına ait bir şeyi haksız olarak alıkoyma başkasına ait eşya başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması başkasına ait olan av balık ve benzerini gasp etme başkasına aktarmak başkasına alet olan kimse başkasına benzetmek başkasına bırakmak başkasına cinsel yönden çekici başkasına cinsel yönden çekici olma başkasına devredilemez başkasına devredilemez (tren bileti) başkasına devredilmeyecek borç başkasına devredilmeyen borç başkasına devretme başkasına devretmek başkasına devrolunamaz başkasına fenalık eden kendine etmiş olur başkasına fırsat tanımak başkasına geçecek şekilde başkasına geçiren (malı vb) başkasına geçmek (özellik) başkasına gereksinimi olmayan başkasına gereksinli olmadan kendini savunma başkasına gereksiz tavsiyede bulunan kimse başkasına gıpta eden başkasına gönder başkasına ibret olsun diye cezalandırmak başkasına ikram edilen içki vb masraflarını ödemek başkasına inanmayan başkasına intikal başkasına intikal etmek (hak, mal vb) başkasına iş yükleyen kimse başkasına kaptırmak başkasına karşı kendine alet etmek başkasına kiraya veren kiracı başkasına kiraya verme başkasına kiraya vermek (asıl kiracı) başkasına kolayca geçen başkasına mal bırakan kimse başkasına miras yolu ile intikal eden mülkü işgal eden kimse başkasına muhtaç kimse başkasına muhtaç olmama başkasına muhtaç olmayan başkasına ödenmesi için imzalamak başkasına özgü bir davanın haklarının satın alınması başkasına parayla yaptıracağın işi kendin yapma başkasına rol yükleme başkasına sıkıntı veya zarar verici bir şey veya durum başkasına söylemek başkasına söylemek (bir sırrı) başkasına tâbi kılmak başkasına vermek başkasına yaptırmak başkasına yer bırakmamak başkasına yıkmak başkasına yol vermeyecek şekilde araba kullanmak başkasına yükleme başkasına yüklemek başkasına yüklenebilir başkasına yüklenen bir başkasına kiraya vermek bir başkasına kiraya vermek (asıl kiracı tarafından) bir din/inanç veya görüşten bir başkasına geçirmek bir kimsenin başkasına ait arazi veya su üzerinde hak iddia etmesi bir kimseyi başkasına vermek zorunda kalmak bir kiracının bir yeri başkasına kiraya vermesi bir mülkü başkasına ferağ edilememek şartiyle muayyen bir kimseye veya mirasçılarına bağışlamak bir şeyden başkasına geçmek bir zamandan/yerden başkasına intikal ettirmek birini başkasına benzetmek birini için başkasına şefaat etmek birinin kullanıp başkasına vardiği giysi birinin yerini değiştirme veya başkasına verme (restoran veya uçakta) borç alınan fonu başkasına borç verme bulunmama veya gereğini yerine getirmeme nedeniyle başkasına geçmek cezasını başkasına çektirmek (bir şeyin) dizginleri başkasına kaptırmak elini uzatıp alarak başkasına vermek (bir şeyi) gayri menkulu başkasına verme gayrimenkulun ölüm halinde başkasına geçmesi gereksinmesi kalmamış bir şeyi başkasına vermek görev vs nin başkasına devri hak ve benzerini başkasına devretme iğneyi kendine batır sonra çuvaldızı başkasına iğneyi kendine çuvaldızı başkasına batır iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır imzalayarak başkasına devretmek istifa edip yerini başkasına devretmek işi başkasına havale etmek iyi bir yön bir başkasına hak kazandırır kabahati başkasına yüklemek kendi düşüncelerini başkasına söylemeyen kendi hakkını kullanmak başkasına haksızlık etmek sayılmaz kendi muhtaç himmet bir dede, nerde kalmış başkasına yardım ede kendi şirketinde değil de başkasına yaptırmak kira ile başkasına devretmek kiracı iken başkasına kiraya vermek kiracı olarak bir başkasına kiraya vermek kiracısı olduğu yeri bir başkasına kiraya vermek kiraladığı emlakı başkasına kiraya veren kiracı kiraladığı yeri başkasına kiraya vermek kişinin arazisini başkasına zarar verecek biçimde kullanmasının neden olduğu haksız fiil konu vs den başkasına geçmek masrafı başkasına ait menkul veya gayrimenkul bir şey veya başka bir malı başkasına ferağ edilememek şartiyle muayyen bir kimseye veya mirasçılarına tesis yolu ile bağışlamak mülkiyetini başkasına geçirmek mülkü başkasına bırakma mülkü başkasına feragat ve temlik eden kimse ne kendi yiyen ne de başkasına yediren kimse ne kendisi yapabilir ne de başkasına yaptırır öğrendiklerini başkasına öğretme resmen başkasına devretmek sahnede başkasına yardımcı rol oynamak sana yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapma senedin başkasına devrini yasaklayan ciro sıkışıp başkasına da yer vermek sırça sarayda oturan başkasına taş atmamalı sırrı başkasına söylemek sorumluluğu başkasına atmak sorumluluğu başkasına yüklemek sorumluluğunu başkasına yüklemek sözleşmeli işin bir kısmını başkasına devretmek suçu başkasına yükleme sürekli olarak birinin diğerine o kişinin de başkasına gönderdiği eposta şöhretini başkasına kaptırmamak taşınmazın üzerindeki haklarını başkasına devretmek topu başkasına atmak vergi yükünün başkasına devri ya da başkasına bırakma hakkı yanlışlıkla yeri bir başkasına satılan yolcu yerini başkasına bırakmak yerini başkasına kaptırmamak yerini başkasına vermek (seçimde/yarışmada)

1: 1 ms