• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

bağırmak

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 705

deyim / idiom

eylem / verb

parçalı eylem

BAĞIRMAK = (bağırmak nedir; bağırmak ne demek; bağırmak İngilizcesi) 1. İnsan yüksek ve gür ses çıkarmak: «Yaşasın hürriyet diye bağırsa ismi tarihe geçecekti.» -Ö. Seyfettin. 2. mec. Kendini belli etmek: Kitap buradayım diye bağırıyor, sen onu görmüyorsun. 3. (-e) Yüksek sesle azarlamak.

BAĞIRMAK = (bağırmak nedir; bağırmak ne demek; bağırmak İngilizcesi) Ağlamak.

BAĞIRMAK = (bağırmak nedir; bağırmak ne demek; bağırmak İngilizcesi) fiili ile «apaçık görünmek, ortada olmak» anlamında kullanılan bir söz: «Ben esrarlıyım, ben karanlığım diye bar bar bağıran şeyin esrarı kalır mı?» -P. Safa.

BAĞIRMAK = (bağırmak nedir; bağırmak ne demek; bağırmak İngilizcesi) fiili ile «yüksek sesle bağırmak» anlamına gelen bas bas bağırmak deyiminde kullanılan bir söz.

BAĞIRMAK = (bağırmak nedir; bağırmak ne demek; bağırmak İngilizcesi) fiili ile kullanılarak bağrışın öfkeli ve yüksek sesle olduğunu anlatan bir söz: «Top ileri geri her havalandıkça bar bar bağırıyorlardı.» -N. Hikmet. 2.

bağırmak = feryâd etmek [Türkçe - Osmanlıca]

bağırmak = figân eylemek [Türkçe - Osmanlıca]

ilgili sözler / related words

1: 0 ms