Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 882ağırlık = gravitas [öz Türkçe - eski terim]
ağırlık = külfet [öz Türkçe - eski terim]
ağırlık = sıklet [öz Türkçe - eski terim]
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) 1. Ağır olma durumu: Taşın ağırlığı. Yükün ağırlığı. 2. Terazilerde tartma işi yapılırken bir kefeye konulan nesne. 3. Değerlendirmelerde herhangi bir konu veya evreye, olağanın üzerinde ve belli oranda tanınan değer. 4. Sıkıcı, bunaltıcı, iç karartıcı durum: Havanın ağırlığı. 5. Uykudayken gelen ve insana boğulur gibi bir duygu veren durum. 6. Yük, külfet: Bütün ailenin ağırlığı omuzlarındadır. 7. Takı: Kadın bütün ağırlığını takıp düğüne gitti. 8. Sorumluluk: Bu işin ağırlığını tek başıma yüklendim. 9. Etki, baskı, güçlük. 10. Dikkati ve önemi bir şey üzerinde yoğunlaştırmak: «Şimdi bütün ağırlığı reklama vermeli.» -A. İlhan. 11. hlk. Çeyizini düzmek için damadın geline verdiği para, kalın (II). 12. mec. Sıkıntı. 13. mec. Ağırbaşlılık: Çocuğa yıllar geçtikçe bir ağırlık geldi. 14. mec. Değerli olma durumu: Hediyenin ağırlığı. 15. mec. Uyuşukluk ve gevşeklik durumu: «Beynime bir ağırlık peyda olmuştu.» -A. Gündüz. 16. ask. Orduda bir birliğin cephane, yiyecek ve eşya yükleri: «Akşama doğru, ağırlığın başında bezgin neferlere iş gördürmeye uğraşıyordum.» -F. R. Atay. 17. fiz. Yer çekiminin, bir cismin molekülleri üzerindeki etkisinin oluşturduğu bileşke, gravite. 18. sp. Güreş, boks, halter, judo vb. spor dallarında, sporcuların kilolarına göre girdikleri kategori.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) 1. Ağır, kıymetli. 2. itibar, kıymet, değer. 3. Vekar, temkin. 4. Mehri muaccel. 5. Ev eşyası. 6. Karşılık, bedel.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) 1. Çatıyı gergin tutmada kullanılan ağırlık. 2. Sahnede bir şeyi gergin tutmak için kullanılan ağırlık gereci. 3. Tiyatro konuşmasında ünsüz harflerin ortaya çıkmasıyla organların tembelliğinden doğan durum.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Başlık parası.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Bir cisim ve yer küre arasındaki çekim kuvveti.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Bir cisme Yer'in ya da başka bir gökcisminin uyguladığı çekim kuvveti.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Bir konumsal gösterimde, her bîr basamağın, gerçek sayıya eklenen katkısının değerini belirtmek üzere, o basamaktaki sayı değerinin çarpılacağı katsayı.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Bir nesne ile bir gökcismi arasındaki ağınımsal çekim kuvveti ile özekkaç itim kuvvetinin, gökcisminin yakınında tartı ile ölçülen birleşik etkisi.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Bir nesnenin, bulunduğu kümedeki öteki nesnelere göre önemi. Bir gözlem, tüm gözlemlerin bir işlevindeki istenen önem derecesinin belirtilmesi için, çoğunlukla çarpım biçiminde sayısal bir katsayı bağlanarak ağırlıklandırılır.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Bir ölçme sürecinde belli sınar ve terimlerin, göreli konumunu ya da nicel payını gösteren sayısal değer.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) bk. ağır (II).
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Dekorları tutan askıları istenilen yükseklikte tutmaya yarayan nesne. Bunlar eski tiyatrolarda kum torbaları, yenilerinde demir külçelerdir.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Dürtücü ya da delici kılıçların ucundaki düğme yayları direncinin, yönetmelik ölçülerine uygunluğunu anlamak için kullanılan, dürtücü kılıç için 500 gr., delici kılıç için 750 gr. ağırlığında, silindir biçiminde, ortası delik, madenden yapılmış bir ölçü.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) F. Bopp'un, Hin t-Avrupa dilinde temel açınık diye saydığı, a, u, i açınıklarından birincisine ağır, ikincisine orta, üçüncüsüne de hafif demek için onlarda varsaydığı nitelik.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Güreşçinin gövde tartısı.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Metal veya kauçuktan yapılmış ve at yarışlarında atların ağırlıklarını dengelemek için kullanılan cisim.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Tabanca.
AĞIRLIK = (ağırlık nedir; ağırlık ne demek; ağırlık İngilizcesi) Yumruk oyuncusunun kilosuna göre girdiği sınıf. (48, 51, 54, 57, 60, 63, 67, 71, 75, 81'den yukarı).
ağırlık = batâet [Türkçe - Osmanlıca]
ağırlık = betâet [Türkçe - Osmanlıca]
ağırlık = sıklet [Türkçe - Osmanlıca]
ağırlık = vezn [Türkçe - Osmanlıca]
ağırlık = vezne [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words