• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

alışkanlık

Türkçe - İngilizce

sıklık sırası: 1164

ALIŞKANLIK = (alışkanlık nedir; alışkanlık ne demek; alışkanlık İngilizcesi) Bir ilacın tekrarlanarak kullanılması sonucunda oluşan psişik bağımlılık durumu.

alışkanlık = ahlak [öz Türkçe - eski terim]

alışkanlık = habit [öz Türkçe - eski terim]

alışkanlık = habitüasyon [öz Türkçe - eski terim]

alışkanlık = itiyat [öz Türkçe - eski terim]

alışkanlık = âdet [öz Türkçe - eski terim]

ALIŞKANLIK = (alışkanlık nedir; alışkanlık ne demek; alışkanlık İngilizcesi) 1. Bir edim ya da etki karşısında canlı bir varlığın kazanmış olduğu değişmez tutum. 2. Bir şeyin sık sık yinelenmesi sonunda oluşan huy ve alışkı.

ALIŞKANLIK = (alışkanlık nedir; alışkanlık ne demek; alışkanlık İngilizcesi) 1. Bir şeye alışmış olma durumu, alışkınlık, alışmışlık, alışkı, itiyat, huy, ünsiyet: «Yılların verdiği alışkanlıkla, kendimden emin konuşuyorum.» -A. Ümit. 2. Yakınlık, arkadaşlık, ünsiyet. 3. fel. ve ruh b. İç ve dış etkilerle hep aynı biçimde gerçekleşmesi sonucu beliren şartlanmış davranış.

ALIŞKANLIK = (alışkanlık nedir; alışkanlık ne demek; alışkanlık İngilizcesi) Düzenli ve sürekli olarak kendini gösteren, öğrenilerek edinilmiş yalın davranışlar.

ALIŞKANLIK = (alışkanlık nedir; alışkanlık ne demek; alışkanlık İngilizcesi) İç ve dış etkilerle eylem ve davranışların yinelenmesi, hep aynı biçimde gerçekleşmesi sonucu beliren, koşullanmış davranış ya da tepki biçimleri. Alışkanlıkların toplamı, insanın bir tür "ikinci doğası"nı oluşturur. Alışkanlık, bir yalınlaştırma olduğu, özel bir dikkat çabasını gereksiz kıldığı için düşünsel yükü azaltır; ancak düşünce ve davranışlarda bir katılaşma yarattığından bunların gelişimini engelleyici etkisi de vardır.

alışkanlık = âdet [Türkçe - Osmanlıca]

alışkanlık = itiyâd [Türkçe - Osmanlıca]

ilgili sözler / related words

acayip ya da gülünç alışkanlık alışkanlık (nedeniyle) alışkanlık aşama sırası alışkanlık bıkkınlık yaratır alışkanlık çatışması alışkanlık çöküntüsü alışkanlık edinilmiş yaşam biçimi alışkanlık edinme alışkanlık edinmek alışkanlık elde etmek alışkanlık engellenmesi alışkanlık eylemi alışkanlık geliştirme alışkanlık görünüşü alışkanlık gücü alışkanlık haline gelmek alışkanlık haline gelmiş alışkanlık haline gelmiş iş ya da hareket alışkanlık haline gelmiş şey alışkanlık haline getirmek alışkanlık hiyerarşisi alışkanlık kazandırma alışkanlık kazandırmak alışkanlık kazandırmayan ilaç alışkanlık kazanılmış alışkanlık kazanma alışkanlık kazanmak alışkanlık meydana getiren alışkanlık nedeniyle alışkanlık olarak alışkanlık olmuş yaşam biçimi alışkanlık oluşması alışkanlık oluşturan alışkanlık oluşturan (uyuşturucu, sigara, içki vb) alışkanlık oluşturma alışkanlık örüntüsü alışkanlık peyda etmek alışkanlık sıfatı alışkanlık sonucu alışkanlık takımı alışkanlık yapan alışkanlık yapıcı alışkanlık yapısı alışkanlık yaratan madde aptalca alışkanlık bir alışkanlık edinmek bir alışkanlık haline gelmek bir şeyi alışkanlık haline getirmek bir şeyi alışkanlık haline getirmiş bu alışkanlık insanı gittikçe sarıyor devimsel alışkanlık duyusal alışkanlık etkili alışkanlık gücü gitmeyi alışkanlık haline getirmek kötü alışkanlık ricardocu kötü alışkanlık sağlıklı alışkanlık sinirsel alışkanlık suç işlemeyi alışkanlık haline getiren kimse suç işlemeyi alışkanlık haline getirmiş olan kimse temel alışkanlık toplumsal alışkanlık yapmayı alışkanlık haline getirmek

1: 0 ms