Türkçe - İngilizce
sıklık sırası: 3708alev = yalaz [eski terim - öz Türkçe]
alev = yalım [eski terim - öz Türkçe]
ALEV = (alev nedir; alev ne demek; alev İngilizcesi) 1. Yanan maddelerin veya gazların türlü biçimlerdeki ışıklı uzantısı, yalım, yalaz, alaz, şule: «Alevi ve bağrışmaları gören kadın erkek herkes evimizin bahçesine doldu.» -E. İ. Benice. 2. Sıcaklık: «İşte şimdi damarlarımda bu iksirin alevleri dolaşıyor.» -H. R. Gürpınar. 3. Kıvılcım. 4. Mızrak uçlarına takılan küçük bayrak, flama. 5. mec. Aşk ateşi.
ALEV = (alev nedir; alev ne demek; alev İngilizcesi) Yanma olaylarında, yüksek sıcaklığa ısınmış katı taneciklerin ve moleküllerin yaydığı ışınlarla parlaklık kazanmış gaz karışımları akışı.
alev = şu'le [Türkçe - Osmanlıca]
ilgili sözler / related words