İngilizce - Türkçe
sıklık sırası: 2049 ADVICE = [ıd'vays] noun
öğüt, tavsiye * eşanlamlı : recommendation, suggestion, counsel
İngilizce örnek : Take my advice.
Türkçe çevirisi : Tavsiyemi (sözümü) dinle.
İngilizce örnek : He followed my advice.
Türkçe çevirisi : Nasihatımı tuttu.
İngilizce örnek : They didn't pay attention to my advice.
Türkçe çevirisi : Nasihatıma kulak asmadılar.
İngilizce örnek : He's an expert, so we asked him for some advice.
Türkçe çevirisi : O bir uzman, bu yüzden onun tavsiyesini istedik.
İngilizce örnek : Some people always have good advice to give you, but only after the event.
Türkçe çevirisi : Bazı insanların her zaman size verecek iyi tavsiyeleri vardır, ama ancak iş işten geçtikten sonra.
ilgili sözler / related words