• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

see

İngilizce - Türkçe

sıklık sırası: 79

eylem / verb 2

eylem / verb 3

SEE = [si: ] verb
saw [so: ], seen [si: n]
1 görmek * eşanlamlı : perceive, observe, discern, notice, watch, regard, view, look at, examine, eye
İngilizce örnek : Can you see the bird in the tree?
Türkçe çevirisi : Ağaçtaki kuşu görebiliyor musun?
İngilizce örnek : I saw a woman come out of his office.
Türkçe çevirisi : Bürosundan bir kadının çıktığını gördüm.
İngilizce örnek : Did you see that new film?
Türkçe çevirisi : O yeni filmi gördün mü?
İngilizce örnek : I won't see you again before Christmas.
Türkçe çevirisi : Noelden önce seni bir daha görmeyeceğim.
İngilizce örnek : Have you ever seen a snake?
Türkçe çevirisi : Hiç yılan gördün mü?
İngilizce örnek : Not a soul did we see all day.
Türkçe çevirisi : Bütün gün bir Allahın kulunu görmedik.
İngilizce örnek : The Chinese Wall can be seen from the moon.
Türkçe çevirisi : Çin Seddi aydan görülebilir.
2 anlamak, kavramak * eşanlamlı : understand, comprehend, grasp, know, appreciate, recognize, realize
İngilizce örnek : It's difficult to see why he did it.
Türkçe çevirisi : Onu niye yaptığını anlamak zor.
İngilizce örnek : Do you see what I mean?
Türkçe çevirisi : Ne demek istediğimi anlıyor musun?
İngilizce örnek : Now I see what you mean.
Türkçe çevirisi : Ne demek istediğini şimdi anlıyorum.
3 ziyaret etmek
İngilizce örnek : I will go and see my grandparents at the weekend.
Türkçe çevirisi : Hafta sonunda gidip büyükanne ve büyükbabamı göreceğim.
4 görüşmek * eşanlamlı : meet, encounter, speak to
İngilizce örnek : Have you seen Mustafa recently?
Türkçe çevirisi : Yakınlarda Mustafa ile görüştün mü?
İngilizce örnek : I'm seeing a lot of Mehmet these days.
Türkçe çevirisi : Bugünlerde Mehmet ile çok görüşüyorum.
5 (doktora) görünmek; görmek
İngilizce örnek : I advise you to see a doctor.
Türkçe çevirisi : Doktora görünmeni tavsiye ederim.
İngilizce örnek : I think you should see a doctor.
Türkçe çevirisi : Bence doktora görünmelisin.
İngilizce örnek : You can't see the doctor now – he’s gone out.
Türkçe çevirisi : Şimdi doktoru göremezsiniz – dışarı çıktı.
6 bakmak, kontrol etmek
İngilizce örnek : I’ll go and see what time the next train is.
Türkçe çevirisi : Bir sonraki trenin saat kaçta olduğunu gidip bakayım.
İngilizce örnek : If you'll wait here, I'll see if the manager is ready.
Türkçe çevirisi : Burada beklerseniz, müdürün hazır olup olmadığına bakarım. (Siz burada bekleyin, ben müdür hazır mı bakayım.)
7 bakmak
İngilizce örnek : Please see the instructions above.
Türkçe çevirisi : Lütfen yukarıdaki talimata bakınız.
* I see = anlıyorum
* let me see = bir düşüneyim, bir bakayım
* see about = ile ilgilenmek, uğraşmak, halletmek, ayarlamak
İngilizce örnek : I want to buy a car, but I will see about that later.
Türkçe çevirisi : Bir araba alacağım ama bununla sonradan ilgileneceğim.
İngilizce örnek : I'll see about some food for you.
Türkçe çevirisi : Sana biraz yemek ayarlayacağım.
İngilizce örnek : Will you see about the tickets?
Türkçe çevirisi : Biletleri ayarlar mısın?
* see off = yolcu etmek, uğurlamak, geçirmek
İngilizce örnek : All his friends came to the airport to see him off.
Türkçe çevirisi : Onu uğurlamak için bütün arkadaşları havaalanına geldi.
İngilizce örnek : His friend went to the bus terminal with him to see him off.
Türkçe çevirisi : Onu uğurlamak için arkadaşı onunla otogara gitti.
İngilizce örnek : I went to the station to see them off.
Türkçe çevirisi : Onları uğurlamak için istasyona gittim.
* see out = kapıya kadar geçirmek
İngilizce örnek : Let me see you out.
Türkçe çevirisi : Seni kapıya kadar geçireyim.
* see over = gözden geçirmek
* see to = ilgilenmek, bakmak
İngilizce örnek : If you buy vegetables I will see to fruit.
Türkçe çevirisi : Sen sebzeleri alırsan ben meyvelerin icabına bakarım.
İngilizce örnek : Don't delay getting that bad tooth seen to.
Türkçe çevirisi : O çürük dişe baktırmayı geciktirme.
* see you = görüşürüz, görüşmek üzere
İngilizce örnek : See you!
Türkçe çevirisi : Görüşürüz!
İngilizce örnek : See you later!
Türkçe çevirisi : Sonra görüşürüz!
İngilizce örnek : See you next week!
Türkçe çevirisi : Haftaya görüşürüz!
* seeing that = -dığı için, -e göre
* you see = ee, şey yani, diyeceğim

1: 0 ms