• Medya

  • Uygulama

  • Google Play

scarcely

scarcely


scarcely = ancak, güçbela, hemen hemen hiç


Scarcely belirteci, bir eylemin neredeyse hiç olmadığını veya yapılmadığını belirtir. Scarcely’nin kullanıldığı tümce olumsuz kabul edilir ve bu nedenle sözgelimi some, someonesomewhere yerine any,

anyone, anywhere gibi olumsuzda kullanılan sözcükleri alır.

 

Scarcely belirteci to be eyleminden (yani amis, are ve were’den) sonra, to be dışındaki eylemlerden önce gelir. Eğer tümceden birden fazla eylem varsa, scarcely ana eylemden önce gelir.


We scracely have money for food.

Yiyecek için paramız neredeyse yok.


I scarcely know anyone in this city.

Bu şehirde neredeyse hiç kimseyi tanımıyorum.


I can scarcely believe that he writes to his mother.

Annesine yazdığına zar zor inanabiliyorum.


The tree was scarcely visible in the distance.

Uzaktaki ağaç zar zor görünüyordu.


The speaker scarcely begun his talk when he was interrupted.

Sözü kesildiği zamanda konuşmacı konuşmasına yeni başlamıştı.


Scarcely belirteci tümce başına gelince, devrik yapı kullanılır.


Scarcely had we left home, when it started to rain.

Evden ayrılmamızla yağmurun yağmaya başlaması bir oldu.

 

Scarcely had he arrived in the country when civil war broke out again.

Ülkeye varır yeniden varmaz iç  savaş patlak verdi.