made of, made from

made of, made from

to be made of = -den yapılmak (o madde üründe gözle görülebiliyorsa)

to be made from = -den yapılmak (o madde üründe gözle görülemiyorsa)

Igloos are made of snow.

Eskimo evleri kardan yapılır.

Wine is made from grapes.

Şarap üzümden yapılır.

Bronze is made from copper and tin.

Bronz, bakır ve kalaydan yapılır.